11 Eylül 2017 Pazartesi

top ne kadar yerde kalırsa alametifarikamız o kadar parlayacak. yerden oyna Beşiktaş

https://eksisozluk.com/entry/70716382







takımın tat vermiyor oluşundaki en temel sebep uzayan oyun boyumuz. oyun boyumuz uzuyor çünkü geriden çok fazla uzun top ile çıkıyoruz. geçtiğimiz iki yılda beşiktaş ligin en kısa oyun boyuna sahip takımıydı. kısa paslarla takım halinde çıkıyorduk, takım set hücumunu oturttuğunda stoperlerimiz rakip sahanın tam ortasına basmış oluyordu. bu nedenle dönen her topu alıp, neredeyse aut ile sonuçlanmamış her top kaybından üç saniye sonra yeni bir hücuma başlıyorduk.
bu sene yeni bir huy edindik, geriden çıkan neredeyse her topu uzun oynuyoruz. topun fabri’den, ceza alanımızın hemen önünde bekleyen pepe’ye geçtiği anı düşünün. 4-2-3-1 oynayan takımın geri dörtlüsü, pepe’nin konumuna uygun olarak bir hilal şeklini alıyor. santraforumuz rakip savunma göbeği arasına giriyor. orta üçlünün kanatları santraforun yer alışına uygun şekilde kanatlara açılıyor. geriye kalan koca orta saha iki ön libero ve orta üçlünün göbeğindeki adama kalıyor. pepe’nin, tosic’in, caner’in şişirdiği topu, bizim ileriye yerleşmiş üç adamımız alamazsa, top duvara çarpmış gibi geri dönüyor. hali ile ortaya düşen topları sayısal olarak eksik kalmış orta sahamız (üç kişi!) toplayamıyor. üstelik kendi hücum şansımızı kaybedip, rakibe atak fırsatı verdiğimiz yetmiyormuş gibi ilerideki adamlarımızı da bu şekilde kaybedilen her topta tekrar tekrar geri koşmak zorunda bırakıyoruz ve fizik olarak tüketiyoruz. işin ironik taraflarından biri de bizim kanat adamlarımızdan hiç biri öyle çatır çatır kafaya çıkan topçular değil; ne babel, ne lens, ne de quaresma bu topları zorlamıyor. onlar zorlamayınca da rakip savunmacılar topa çıkıp, kafayı doğrudan kendi arkadaşlarına doğru vuruyorlar. o saatten sonra o top, sizin eksik kalmış orta saha adamlarınızın alabileceği serseri top olmaktan da çıkıyor, hepten rakip kontrolüne geçiyor. zaten eksik olduğunuz orta sahada kazandığınız top adedi bu nedenle çok daha düşük oluyor.
yapmamız gereken şey topu bir şekilde yere indirmek; takım halinde, her bölgede sayıca eksik kalmadan hücuma çıkmak. gg ve adriano’nun dönüşü bu konuda bizi biraz daha rahatlatacak. geçen yılki en güçlü pas bağlantımız olan marcelo-atiba ikilisinden birini bu yıl kaybettik. pepe ile bu bağlantıyı muhakkak kurmalıyız. orta saha adamlarımız kesinlikle daha fazla sorumluluk almalı. talisca, oğuzhan ve tolgay rakip savunma önünde daha fazla topla oynamalı, oyunumuz kesinlikle rakip orta sahanın göbeğinden yönlendirilmeli. üstelik elimizde negredo gibi çok kıymetli bir duvar var, kendisi ile yapılabilecek verkaçları düşündükçe içim gıcıklanıyor. oyun merkezimizin göbeğe çekilmesi, rakip takımı da o bölgeye çekecek, böylece kanat adamlarımızın çok daha rahat, dolayısı ile çok daha isabetli ortalar yapmasına da sebep olacak. bu pas bağlantılarının kurulması takım boyumuzu ciddi şekilde kısaltacak.

işin özü, top havada kaldıkça sıradanlaşmamız kaçınılmaz. top ne kadar yerde kalırsa alametifarikamız o kadar parlayacak.
yerden oyna beşiktaş!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Lütfen değerli yorumlarınızı bizlerle paylaşınız.

About