24 Aralık 2018 Pazartesi

BİR MÜSLÜM FİLMİ SENARYOSU; BEŞİKTAŞ





Müslüm filmine gittim, çıkışta aklıma ilk ne geldi tahmin etmek zor değil Beşiktaş.

Zirveden eksiye,  sıcaktan buz tutmaya 190 maç sonra 4 yemeye, ya sonra:
Dipten geldik, fedasıydı, menemeniydi, soğanıydı soğansızdı derken, giden onca teknik direktör, onca futbolcu onca basketbolcu…Güneş, siyah beyaz renklere doğmuyordu. Yıllar geçti, onca sene şampiyonluğu bırak ilk 3e zor girdik.
Tişörtler aldık, eleneceğimizi bildiğimiz maçlara koştuk, ezeli rakip ebedi dost dediklerimiz çift kaşarlı tost çıktı. Statlarını vermediler, kuyumuzu kazdılar.

Dedik ki; Fikret Orman takımı kimseye yedirmez, hakkını arar, Tüpcüye bakkala çakkala borcu olanları niye var lan bu borç diye hesap sorar, sordu evet, bakkalı çakkalı sordu esas çakalı bıraktı, sorduğumuzda adamın elinde 100 milyon ₺ senet var nasıl sorayım dedi, kendince haklıydı, alacaklıya sen bu alacağı neye vararak almak istiyorsun sorusu elzemdi ama korkutucuydu. Derken Karadeniz üzerinden bulutlu bir haziran ayı sabah Güneş doğdu. O’da eksikti, asiydi maviydi ama daha lig şampiyonluğu daha hakemlere yenilmişliği daha içerden vurulmak nedir bilmiyordu, öğrenecekti, kafasına dikiş, ağzına kelepçe hepsi nedir tek tek öğrenecekti ha bir de taç hırsızlığını canlı yayında söyleyebilen Teknik Direktörüm diye Gonya yolunda helak olanları tanıyacaktı. imParatorlar derin derin çalışıyor, futbol hariç her şeyi kendine mubah görüyordu.

Biraz mirasa kondu Güneş Hoca, Samet Aybaba’nın kısık gözleri arasında pişen Olcay ve Oğuzhan, Biliç döneminde pas yapmayı öğrenen takımı kendi hücum futbolu, tutan transferler ile Beşiktaş şahlanış devrine geçti.

Üst üste 2 şampiyonlukla birlikte tarihinde hatta Türkiye tarihinde görülmemişi başarılara imza attı. Başarılara aynı yerine yapılan dünyanın en güzel manzaralı stadı da eklendi. Her şey güllük gülistanlıktı. Alice harikalar diyarına gitse yanına alacağı 3 futbolcuda Beşiktaş’ta oynuyordu, Sosa Gomez, Marcelo. Sonra ne mi oldu, sonra Güneş kendini daha önce karşılaşmadığı şeylerle uğraşırken buldu. Büyük takım çalıştırmadığı için yada Beşiktaş’ın neyle uğraştığını bilmediği için uğraştığı şeyler futbolun önüne geçti.

Ekonomik olarak asgari ücretle geçinen aileler gibi ertesi günü düşünmek zorunda olan Beşiktaş, elde avuçta para eden ne varsa satmaya başladı. Ben bu şartlarla duramam diyen Eşyan ile başlayan Sosa’nın şirret eşinden ve ben Robben’im lan benim burada ne işim var deyip Westham’a koşan Töre ile birlikte çözülme başladı. Gidenlerin yeri doldurulmaya çalışılıyordu fakat unutulan bir şey vardı! Gelen gideni aratıyordu. Babel tutmuş gibi gözükse de Lens tutmadı, Abuabakar geç açıldı ama elde tutulamadı, defansa aldığımız adamlar Marcelo gibi geriden oyun kuramadı. Sonuç bu Vida, Necip defans hattı ile bir var bir yok Medel ile ben bu paraya bu arada durmamam diyen Pepe ile 23 gol 26 puanla 6.7.8. sıraya geriledik. Üstelik atamadığımız yerde haddinden fazla yemeye başladık, yediklerimiz soyunma odasında dürüm ayran söyleyip hocaya bölmeyen Tolga’nın yedikleri yanında az bile. Acılı şalgam niye söylemedin olum sen neyse.

Bilmem ne içerde olunca dikiş tutmuyor tabi. Ahmet Nur Çebi gibi adamları sakalı bıyığı çıkmamış Beşiktaş üstünden reklam yapma peşinde olanlara değişince içerideki çözülme ayyuka çıktı. Fizik kuralları gereği kötüye daha kötüleri de eklenmeye başlandı. Güneş hocanın düşüşü istediği futbolcuları alıp satmayan yönetimin başarısızlığı ile başlarken, medya karşısında yalnız bırakılması, TV ekranlarına çıkıp kadromuz yeterli demeçleri ile kuyusu kazılmaya başlandı haberlerini akıllara getirdi. Hoca da geri zekâlı değilse yapılmaya çalışılanı anlamıştır sonuçta! BEN HOCANIN YERİNDE OLSAM İLK YARI NEGREDO GİTTİĞİNDE SİZİN YAPACAĞINIZ İŞİ S…. DEYİP BIRAKIRDIM. AMA BIRAKMADI KARAKTERLİ ADAMMIŞ, NECİPTEN STOPER YARATIRIM UMUDU İLE DİDİNİP DURDU, SANIRIM SONLARA DOĞRU ODA BIRAKTI.
Monaco elinde avucunda ne varsa sattı faturayı da hocaya kesti, sonuç ligde 17. Sıradalar. Hoca Türkiye’nin yerli en iyi hocalarından. Yerine gelen adam sihirli değneği yoksa çöpler ve bitmişler yığınından en fazla geri dönüşüme 1 aylık geçici bir hazırlık yapacaktır.  
SAHİ ŞENOL GÜNEŞ GİDİNCE LENS ROBBEN BABEL SALAH GÜVEN LEWANDOWKSKİ Mİ OLACAK. 

Fikret Orman kibrinden ve vasıfsız yöneticilerden vazgeçmediği sürece hiç biri olmayacak. Taraftar taraftarlığını bilecek şeklindeki beyanatlardan yola çıkıp diyorum, hocayı yeseniz ne olacak siz vasıfsızlar topluluğusunuz sayın yönetim.
Kim saygısızlık yapıyorsa bonservisi ile gönderilmelidir,
Hoca ile en az 2 senelik yeni bir anlaşma yapılmalıdır
Sözleşme yenileyeceklerse bir an önce, yenilemeyeceklerse yallah başka kulübe. Zaten her türlü ilk 5’e kalıyoruz.

Alt yapıda ışık saçan en az 3 4 genç A takımda en az 5 6 ay sabredilmeli ve oynatılmalıdır.
Yardımcı antr. Çalışmıyorsa güle güle denmelidir.
Maaşının karşılığını kim vermiyorsa ilk fırsatta gereği yapılmalıdır.
Vasıfsız boş beleş iş bilmez yöneticiler asla ama asla kulüpten içeri girmemelidir.
Oğuzhan acilen kız arkadaşı ile barıştırılmalı yoksa görücü usulü ile evlendirilmelidir.
Olcay ağlayarak gittiği kulübe geri dönmelidir, ruh yoksa forma hiç birşeydir.

Yoksa bu filmin sonunda bizde   Muhterem Nur bulamazsak seneye ilk iş kayyumdan toplarız kulübü. Şenol Hocayla konuşup devam edecekse kafasını toplaması sağlanmalıdır. Gerekirse kendisine hamsi takviyesi yapılmalıdır. HA DİYORSAKİ GUARDİOLA İLLE GELMEK İSTİYORMUŞ  E GELSİN O ZAMAN STOPERİMİZ NECİP ORTASAHAMIZDA OĞUZHAN.

Saygılarımla,
İnönü üst kale direği adına;
ERCAN NOGAY ALPER

About