Lig şampiyonunu kim belirliyor

Türk futbolu artık alışagelen bir travmatik halle yoluna devam etmeye çalışıyor, aylık 350.000 TL maaş alan milli takım hocası ile Beşiktaş'ı batıran, birilerinin emri ile TFF başkanı olan holdingci tüpçüsüyle, hakemlikleri sabıkalı şaibeli hakem kurulu başkan ve yöneticileriyle, neye hizmet ettiği malum olan passolig sistemiyle, nasıl yapıyorlarsa yapıp edip süper lige çıkan belediye ve onların başkanlarının takımlarıyla, boş stadlarla, taraf hakem ve yan hakemlerle ve  adaletten bi haber PFDK sıyla ve en nihayet kime hizmet ettiği yayınlarından yorumcusundan maç saati uyarlamalarından mütevellit lig tv'siyle Türkiye futbolu artık bir tiyatro..

Tek bir hedef var, oynatanın ve tirajı (tirajları) yüksek olanın (olanların) kazanması, birilerinin gönlünün hoş tutulması ve bu organizasyon içinde sistemle en barışık en biatkâr en onlardan olanın şampiyon yapılması. Bunun için maç saatleri ayarlanır hakemler ayarlanır demeçler ayarlanır toplantılar medya ayağı herşey ayarlanır, 59'dan bu yana onbinlerce maç yapılmaktadır ve yapılmaya devam etmektedir, yanı en kolay iş maçın oynanmasıdır maçlar oynanır ve tayin edilen kimse o kazanır..

İki taraflı bir oyun bir rant paylaşımı.

Bakın şu bilgiler medyada var, kamuoyunun istatistiklerine varana kadar haberdar olduğu verilerin genel halleri bunlar..

-en çok kasıtlı hakem hatasına!! Maruz kalan kaldırılan Beşiktaş..

-PFDK dan en çok ceza yiyen tribünü kapatılan stadı kapatılan Beşiktaş..

-en çok pazartesi cuma maçı yapan Beşiktaş..

-Derbi maçları öncesi Eksik bırakılan kart operasyonlarına tutulan Beşiktaş..

-4 büyükler içinde en fazla kırmızı kart  gören aleyhine en çok penaltı çalınan Beşiktaş.

-Darbe yapmakla suçlanıp taraftarı tribünlere alınmayan Beşiktaş.

Çok daha fazlasını sıralayabiliriz lakin bunlar bize TFF lig TV medya ve diğer taseronların  kimi şampiyon yapmak istemediklerini açıkça gösteriyor, koskoca ülkede 27 stad yapılıp 26 sını devlet yaparken sadece birini ilgili kulüp yani Beşiktaşın kendi parası ile yapması da tesadüf değildir elbet..

Gelinen noktada siyasete biat edenler hatıra fotoğrafı cektirenler hep taleplerine cevap aldılar, bizim çok sukur işin o tarafında bir beklentimiz yok, şimdilerde de TV lerde kulüp genel merkezlerinde birileri ağlıyor Kapalı kapılar ardından birileriyle barıstıkları haberleri geliyor, çok para harcadıklarını bunun karşılığının verilmesi gerektiğini söyleyip herkesi tehdit ediyorlar...

Bu karşı karşıya kaldığımız yeni oyun, adıda 2015-2016 sezonu...

Uyan Kardeşim, uyan yoksa belli bu tiyatronun sonu...