uykularımın ve zamanımın düşmanı takımım. 30 yıl oldu. bunun 20 yılında çok yakından takip ettim. halen ciğerime işliyor her hangi bir gelişmesi. yenilir; can sıkıntısından, yener; mutluluktan uyuyamam. bir yöneticisi saçma sapan konuşur, tüm mağlubiyetlerden daha çok canımı sıkar. ödüm kopar artık iyice kirlenen futbol dünyamızda daha çok darbe alacak diye. sütten çıkmış ak kaşık olduğu için değil, bizim futbolumuzda çürümüşlüğün sınırsız olduğu için. çünkü bu ülkeye beni tek bağlayan olduğu için. hezimetler, felaketler değil o çürümüşlük uzaklaştırır ancak beni takımından çünkü.
sonuç olarak maçtan bir gün önce kafamda maçı oynamaktan, maç gecesi de mutluluktan uyuyamadım. şu an bir toplantıdayım ama kayıp giden grafiklere bakarken quaresma ne kesti, talisca ne koşu yaptı, cenk ne vurdu, babel ne akıllıydı o gol sırasında diye düşünüyorum. ama en çok da porto'nun o inanılmaz baskısında halen takımın aklında futbol oynamanın olması...
işte bu bebeğim harika bir şey. çünkü bu gözler derbi maçlarda daha ilk yarıda vakit geçirmeye çalışan futbolcular gördü.
teşekkürler şenol hocam. böyle futbol oynamak isteyen bir takım yarattığın için. galibiyetler, mağlubiyetler boşuna, önemli olan bu arzu. delalım... delalım...
https://eksisozluk.com/entry/70792406
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Lütfen değerli yorumlarınızı bizlerle paylaşınız.