Linkten istediğiniz yere bakabilirsiniz. HAVA DURUMU
ANA SAYFA
30 Haziran 2017 Cuma
Kendinden 6 kat fazla para harcanıp kurulan takımlara toplamda 26 puan fark atan Beşiktaş
Beşiktaş'ın 2016-2017 sezonundaki ideal 11'i :
fabricio ramirez (bonservissiz), adriano correira(600 bin €), marcelo guedes (1,2 m. €), dusko tosic(bonservissiz), gökhan gönül (bonservissiz), atiba hutchinson (bonservissiz), oğuzhan özyakup (500 bin €), ricardo quaresma (1,2 m €), ryan babel(bonservissiz), anderson talisca (2 m. € kiralama bedeli), vincent aboubakar (3 m. € kiralama bedeli)
toplam ücret : 8,5 m. €
fenerbahçe'nin 2016-2017 sezonundaki ideal 11'i :
volkan demirel (bonservissiz), hasan ali kaldırım(3,75 m. €), simon kjaer (7,65 m. €), martin skrtel (6 m. €), şener özbayraklı (1,63 m. €), mehmet topal(4,50 m. €), josef de souza (8 m. €), alper potuk(7,25 m. €), volkan şen (2,5 m. €), jeremain lens (3,5 m. € kiralama bedeli), robin van persie (5,5 m. €)
toplam ücret : 50.30 m. €
galatasaray'ın 2016-2017 sezonundaki ideal 11'i :
fernando muslera (6,75 m. €), martin linnes (2 m. €), aurelien chedjou (6,50 m. €), ahmet çalık (2,50 m. €), sabri sarıoğlu (bonservissiz), tolga ciğerci (3 m. €), selçuk inan (bonservissiz), bruma (12 m. €),wesley sniejder (7,5 m. €), yasin öztekin (2,5 m. €),lukas podolski (2,5 m. €)
toplam ücret : 45,30 m. €
bizim taraftar, yüksek maliyetli transferlere bakıp şampiyon olamayacağımızı iddia ediyor. beşiktaş; kendisinden 6 kat fazla para harcayan takımlara toplamda 26 puan fark atmış geçen sene. bu senenin spoiler'ı olsun size. relax.
beşiktaş'ın 2016-2017 sezonundaki ideal 11'i :
fabricio ramirez (bonservissiz), adriano correira(600 bin €), marcelo guedes (1,2 m. €), dusko tosic(bonservissiz), gökhan gönül (bonservissiz), atiba hutchinson (bonservissiz), oğuzhan özyakup (500 bin €), ricardo quaresma (1,2 m €), ryan babel(bonservissiz), anderson talisca (2 m. € kiralama bedeli), vincent aboubakar (3 m. € kiralama bedeli)
toplam ücret : 8,5 m. €
fenerbahçe'nin 2016-2017 sezonundaki ideal 11'i :
volkan demirel (bonservissiz), hasan ali kaldırım(3,75 m. €), simon kjaer (7,65 m. €), martin skrtel (6 m. €), şener özbayraklı (1,63 m. €), mehmet topal(4,50 m. €), josef de souza (8 m. €), alper potuk(7,25 m. €), volkan şen (2,5 m. €), jeremain lens (3,5 m. € kiralama bedeli), robin van persie (5,5 m. €)
toplam ücret : 50.30 m. €
galatasaray'ın 2016-2017 sezonundaki ideal 11'i :
fernando muslera (6,75 m. €), martin linnes (2 m. €), aurelien chedjou (6,50 m. €), ahmet çalık (2,50 m. €), sabri sarıoğlu (bonservissiz), tolga ciğerci (3 m. €), selçuk inan (bonservissiz), bruma (12 m. €),wesley sniejder (7,5 m. €), yasin öztekin (2,5 m. €),lukas podolski (2,5 m. €)
toplam ücret : 45,30 m. €
bizim taraftar, yüksek maliyetli transferlere bakıp şampiyon olamayacağımızı iddia ediyor. beşiktaş; kendisinden 6 kat fazla para harcayan takımlara toplamda 26 puan fark atmış geçen sene. bu senenin spoiler'ı olsun size. relax.
2017 2018 sezonu şampiyonu da Beşiktaş olacak nedenlerini madde madde açıklıyorum
bakın arkadaşlar çok net gerçeklerden söz edeceğim.
1. galatasaray'ın şampiyon olma şansı yok. nedeni de şu; galatasaray'ın şampiyon olabilmesi için feneri ve beşiktaş'ı yenmesi, onlardan çok daha kaliteli kadroya sahip olması falan yetmez. kendi içindeki derin galatasaray'ı yenmesi gerekiyor. yani dursun bir projeydi. galatasaray'da hiç kimse riva'yı satan adam olmak istemediği için kelalaka bir adamı başkan yapıp mirasyedi yapacaklar ve geçmişin pisliğini temizletecekler. dursun'un farkında olsa da olmasa da misyonu bu. borçsuz bir galatasaray'ı dursun'a falan yedirmezler. hem riva'yı beş paraya satan hem de o kadar transfere para harcayan, sonrasında da lige ilk yarıda havlu atan bir galatasaray algısı olacak. dursun şutlanacak ve muhtemelen yine terim dönemi başlayacak. hoca mı olur başkan mı olur o terimin keyfine kalmış.
2. aziz yıldırım'ın seçimden sonra başkan ya da kulübü dışardan yöneten bir el olma ihtimalini güçlendirecek hiçbir sportif başarının gerçekleşmesi de mümkün değil. aziz ancak bunun olmayacağının garantisini verir ve güzel ayrılayım şampiyon olup gideyim derse fener şampiyon olur. ki azizde de öyle bir mizaç yok.
beşiktaş bu yıl da başakşehir ya da trabzonla şampiyonluk yarışına girecek.
beşiktaş'ın elini rahatlatan en büyük nedenler bunlar. o yüzden bu sakinlik ve paniğe girmeden geçen transfer dönemleri falan.
beşiktaş bunun bilincinde ve bundan da iki yıldır en güzel şekilde faydalandı.
geçen bir söz okumuştum; savaş iki kişi arasında olur, savaşı kazanıp savaşa giren ve savaşa girip kazanmayı uman.. gibi birşeydi. yani galatasaray'ın ya da fenerbahçe'nin şampiyon olacağı bir zemin olsa şuanda öncelikle beşiktaş'ın iç dinamikleri harekete geçer, içeride kargaşa başlar. ki ilk hedef şenol güneş olur. şuan beşiktaş'la ilgili bir sulh hakim, işte aile ortamı, abi-kardeş ilişkisi falan filan gibi pembe tablolar duyuyoruz hep. siyasetin ve medyanın içinde bulunduğumuz şu zamanda böyle bir operasyonu yok, bu en önemli sinyal.
ne zaman cem papila'lar, tümerler, 1453 kartalları vuku bulur o zaman enseyi karartabilirsiniz. tabi bunlar çok uç örnekler oldu ama bu işler böyle naparsın. ki bu gözler 300bin dolara zamanın talisca'sı önemindeki adamların kendi yöneticin aracılığıyla şampiyonluğu sabote ettiği zamanları da gördü.
işin keyif veren yanından olaylara bakıp gündemi değerlendirirsek temmuz ayı içinde %100 stoper ve santrafor transferi tamamlanacak. yönetimin hedefi bu. isimlerle de anlaşıldı, menajere kapora bile verildi mınakoym. şayet pepe tarzı adamlar temmuz sonuna kadar zorlanacak istenilen şartlar oluşursa bunlar alınıp diğerlerinden vazgeçilecek.
bu iki transfer dışında bir kanat iki de yerli oyuncu alınacak. marcelo giderse de vida şimdi gelir sezon ortasında değil.
he bu arada hoca bir de 10 numara istiyor.
1. galatasaray'ın şampiyon olma şansı yok. nedeni de şu; galatasaray'ın şampiyon olabilmesi için feneri ve beşiktaş'ı yenmesi, onlardan çok daha kaliteli kadroya sahip olması falan yetmez. kendi içindeki derin galatasaray'ı yenmesi gerekiyor. yani dursun bir projeydi. galatasaray'da hiç kimse riva'yı satan adam olmak istemediği için kelalaka bir adamı başkan yapıp mirasyedi yapacaklar ve geçmişin pisliğini temizletecekler. dursun'un farkında olsa da olmasa da misyonu bu. borçsuz bir galatasaray'ı dursun'a falan yedirmezler. hem riva'yı beş paraya satan hem de o kadar transfere para harcayan, sonrasında da lige ilk yarıda havlu atan bir galatasaray algısı olacak. dursun şutlanacak ve muhtemelen yine terim dönemi başlayacak. hoca mı olur başkan mı olur o terimin keyfine kalmış.
2. aziz yıldırım'ın seçimden sonra başkan ya da kulübü dışardan yöneten bir el olma ihtimalini güçlendirecek hiçbir sportif başarının gerçekleşmesi de mümkün değil. aziz ancak bunun olmayacağının garantisini verir ve güzel ayrılayım şampiyon olup gideyim derse fener şampiyon olur. ki azizde de öyle bir mizaç yok.
beşiktaş bu yıl da başakşehir ya da trabzonla şampiyonluk yarışına girecek.
beşiktaş'ın elini rahatlatan en büyük nedenler bunlar. o yüzden bu sakinlik ve paniğe girmeden geçen transfer dönemleri falan.
beşiktaş bunun bilincinde ve bundan da iki yıldır en güzel şekilde faydalandı.
geçen bir söz okumuştum; savaş iki kişi arasında olur, savaşı kazanıp savaşa giren ve savaşa girip kazanmayı uman.. gibi birşeydi. yani galatasaray'ın ya da fenerbahçe'nin şampiyon olacağı bir zemin olsa şuanda öncelikle beşiktaş'ın iç dinamikleri harekete geçer, içeride kargaşa başlar. ki ilk hedef şenol güneş olur. şuan beşiktaş'la ilgili bir sulh hakim, işte aile ortamı, abi-kardeş ilişkisi falan filan gibi pembe tablolar duyuyoruz hep. siyasetin ve medyanın içinde bulunduğumuz şu zamanda böyle bir operasyonu yok, bu en önemli sinyal.
ne zaman cem papila'lar, tümerler, 1453 kartalları vuku bulur o zaman enseyi karartabilirsiniz. tabi bunlar çok uç örnekler oldu ama bu işler böyle naparsın. ki bu gözler 300bin dolara zamanın talisca'sı önemindeki adamların kendi yöneticin aracılığıyla şampiyonluğu sabote ettiği zamanları da gördü.
işin keyif veren yanından olaylara bakıp gündemi değerlendirirsek temmuz ayı içinde %100 stoper ve santrafor transferi tamamlanacak. yönetimin hedefi bu. isimlerle de anlaşıldı, menajere kapora bile verildi mınakoym. şayet pepe tarzı adamlar temmuz sonuna kadar zorlanacak istenilen şartlar oluşursa bunlar alınıp diğerlerinden vazgeçilecek.
bu iki transfer dışında bir kanat iki de yerli oyuncu alınacak. marcelo giderse de vida şimdi gelir sezon ortasında değil.
he bu arada hoca bir de 10 numara istiyor.
Kartal Yuvası mağazası açmak için neler gerekiyor
Kartal Yuvası,
BJK kulübünün resmi lisanslı ürün satış mağazalarıdır. Mağazalar zinciri olarak faaliyet göstermektedir. BJK Store / Kartal Yuvası mağazalarında lisanslı ürünler bulunur, ve sadece BJK kulübüne ait ürünler yer almaktadır. Başta futbol, basketbol sporcu ve taraftar ürünleri olmak üzere pek çok BJK ürünü yer almaktadır. BJK Store / Kartal Yuvası hem kulübe mali kaynak sağlamak hem de BJK ürünlerini daha çok taraftara ulaştırmak adına kurulmuştur. BJK Store / Kartal Yuvası kuruluş tarihi 2001’dir. Kurulduğu yıldan 2007 yılına kadar ismi BJK Store’dir. 2007 yılında ise Kartal Yuvası ismini almıştır. Hatta bu isim değişikliği ile kulüp, Türk diline sahip çıkıldığı düşüncesi ile Türk Dil Kurumu tarafından onur ödülüne layık görülmüştür. Kurulduğu yıldan kısa bir
süre sonra yurt çapında yaygınlaşan BJK Store / Kartal Yuvası, günümüzde 82 şubesi ile hizmet vermektedir. BJK Store / Kartal Yuvası aynı zamanda web üzerinde de online sipariş almakta ve satış yapmaktadır.
BJK Store Bayiliği Şartları
BJK Store / Kartal Yuvası Bayilik Şartları Nelerdir?
BJK Store / Kartal Yuvası, yurdun her köşesinde taraftara ulaşmak için yeni şubelerini bayilik vererek açmaya devam etmektedir. Sizler de BJK Store / Kartal Yuvası bayiliği alarak işletme sahibi olabilir, gelir elde edebilir ve BJK kulübüne destek olabilirsiniz. BJK Store / Kartal Yuvası bayilik için şu hususlara dikkat etmek gerekmektedir.
BJK Store / Kartal Yuvası bayi adayları sorumluluk sahibi olmalıdır.
Bayi adaylarının ticari ve şahsi geçmişi temiz olmalıdır.
Bayi adaylarının ticari bir engeli olmamalıdır ve teminat gösterebilmelidir.
BJK Store / Kartal Yuvası bayileri yönetici olarak işinin başında durmalı, işine sahip çıkmalıdır.
Bayiler, şubelerde işe uygun personel çalıştırmalı ve onlara liderlik yapmalıdır.
BJK Store / Kartal Yuvası müşterileri hali hazırda BJK taraftarı olduğu için, bayiler aynı zamanda kulüp ile taraftar arasındaki köprü olduklarının bilincinde olmalıdır.
BJK Store / Kartal Yuvası bayiliğinde şube yeri için en uygun lokasyon seçilmelidir.
BJK Store Bayiliği Başvurusu
BJK Store / Kartal Yuvası Bayilik Başvurusu Nasıl Yapılır?
BJK Store / Kartal Yuvası bayiliği için kulübün bu kolunun resmi web sayfası üzerinde bayilik başvuru formu bulunmaktadır. Bu başvuru formunda detaylı olarak kişisel ve lokasyon bilgileri, dükkan bilgileri, finansal bilgiler açıkça belirtilmelidir. Bayilik istenilen yerin şube ihtiyacına göre bayilik verilmektedir. BJK Store / Kartal Yuvası için iletişim bilgileri ise şu şekildedir:
BJK Store / Kartal Yuvası İletişim Bilgileri
Web: www.kartalyuvasi.com.tr
Telefon: 0850 399 19 03
BJK kulübünün resmi lisanslı ürün satış mağazalarıdır. Mağazalar zinciri olarak faaliyet göstermektedir. BJK Store / Kartal Yuvası mağazalarında lisanslı ürünler bulunur, ve sadece BJK kulübüne ait ürünler yer almaktadır. Başta futbol, basketbol sporcu ve taraftar ürünleri olmak üzere pek çok BJK ürünü yer almaktadır. BJK Store / Kartal Yuvası hem kulübe mali kaynak sağlamak hem de BJK ürünlerini daha çok taraftara ulaştırmak adına kurulmuştur. BJK Store / Kartal Yuvası kuruluş tarihi 2001’dir. Kurulduğu yıldan 2007 yılına kadar ismi BJK Store’dir. 2007 yılında ise Kartal Yuvası ismini almıştır. Hatta bu isim değişikliği ile kulüp, Türk diline sahip çıkıldığı düşüncesi ile Türk Dil Kurumu tarafından onur ödülüne layık görülmüştür. Kurulduğu yıldan kısa bir
süre sonra yurt çapında yaygınlaşan BJK Store / Kartal Yuvası, günümüzde 82 şubesi ile hizmet vermektedir. BJK Store / Kartal Yuvası aynı zamanda web üzerinde de online sipariş almakta ve satış yapmaktadır.
BJK Store Bayiliği Şartları
BJK Store / Kartal Yuvası Bayilik Şartları Nelerdir?
BJK Store / Kartal Yuvası, yurdun her köşesinde taraftara ulaşmak için yeni şubelerini bayilik vererek açmaya devam etmektedir. Sizler de BJK Store / Kartal Yuvası bayiliği alarak işletme sahibi olabilir, gelir elde edebilir ve BJK kulübüne destek olabilirsiniz. BJK Store / Kartal Yuvası bayilik için şu hususlara dikkat etmek gerekmektedir.
BJK Store / Kartal Yuvası bayi adayları sorumluluk sahibi olmalıdır.
Bayi adaylarının ticari ve şahsi geçmişi temiz olmalıdır.
Bayi adaylarının ticari bir engeli olmamalıdır ve teminat gösterebilmelidir.
BJK Store / Kartal Yuvası bayileri yönetici olarak işinin başında durmalı, işine sahip çıkmalıdır.
Bayiler, şubelerde işe uygun personel çalıştırmalı ve onlara liderlik yapmalıdır.
BJK Store / Kartal Yuvası müşterileri hali hazırda BJK taraftarı olduğu için, bayiler aynı zamanda kulüp ile taraftar arasındaki köprü olduklarının bilincinde olmalıdır.
BJK Store / Kartal Yuvası bayiliğinde şube yeri için en uygun lokasyon seçilmelidir.
BJK Store Bayiliği Başvurusu
BJK Store / Kartal Yuvası Bayilik Başvurusu Nasıl Yapılır?
BJK Store / Kartal Yuvası bayiliği için kulübün bu kolunun resmi web sayfası üzerinde bayilik başvuru formu bulunmaktadır. Bu başvuru formunda detaylı olarak kişisel ve lokasyon bilgileri, dükkan bilgileri, finansal bilgiler açıkça belirtilmelidir. Bayilik istenilen yerin şube ihtiyacına göre bayilik verilmektedir. BJK Store / Kartal Yuvası için iletişim bilgileri ise şu şekildedir:
BJK Store / Kartal Yuvası İletişim Bilgileri
Web: www.kartalyuvasi.com.tr
Telefon: 0850 399 19 03
Amatör şubelerin kapanması üzerine
yani rekabetçi bir voleybol takımı oluşturmak yerine açın bir voleybol şubesi- gençleri yetiştirin.
atletizm şubesinde genç atletlerimiz yetişsin. uluslararası yarışmalara katıldığında "bizim sporcumuz" diyebilelim. gurur duyalım.
reklam peşinde banka takımlarıyla rekabet etmek için amatör branşa dünyanın her yerinden sporcu getirmek, para dökmek bana da salakça geliyor.
edit: amatör branşlarda mücadele edebilmenin tek yolunun dünyadan sporcu transfer etmek olduğunu düşünenen kamilleri rahatsız etmiş kulübüm.
kardeş sen arkas, ziraat, maliye piyango, yüntaş, halkbank, vakıfbank, eczacıbaşı, seramiksan ve bilumum belediye gibi "spor kulüpleri" ile rekabet et.
ben sana engel olmayayım...
hem sen hangi takımlısın kuzum? "olayı yuyolig'e mi getirecek acaba. fenerli mi lan" diye baktım. malum amatör sporlara laf söyledin mi hemen coşuyorlar.
ama pek fenerliye benzemiyorsun. gs liye de benzemiyorsun.
yazdığın spor entrylerinin neredeyse tamamı beşiktaş aleyhinde. beşiktaş başlıklarında beşiktaş'a sallıyorsun. fb başlıklarında beşiktaş'a sallıyorsun. gs başlıklarında da beşiktaş'a sallıyorsun.
utanmıyor musun cidden?
yok lan düşündüm. ben utanıyorum. bir bukalemuna laf anlatmaya çalışıyorum ısrarla...
edit: "vakıfbank spor kulübü" dediğin şey spor kulübü filan değil. sadece bayan voleyboluna yatırım yapan bir müessese. o yatırımın sebebi de aşağıda. yarın "kapatıyorum" dese kulübü kapatır - tofaş gibi mesela. veya "ülker'in yaptığı" gibi sana devreder ve çıkar. çükü kalkınca tekrar açar. bir dönemin efsane "voleybol spor kulübü" netaş nerede biliyor musun? esiyordu lan bu adamlar voleybolda. fabrikasına giderdin her taraf kupa doluydu. aç araştır amk.
merak edip baktım vakıfbank'a. sikimde olmadığı için bugüne kadar bakmamıştım, yalan yok. en son hatırladığım vakıfbank türk telekom güneş sigorta gibi bir isimleri vardı.
11 tane de bayan voleybolcuları var. 2 tanesi vakıfbank altyapısından. bir tanesini de 13 yaşında altyapıya transfer etmişler.
bravo.
gelelim amatör - profesyonel ayrımına. gençlik ve spor müdürlüğüne göre profesyonel tek spor "futbol" ülkemizde. google diyorsan ya. orada yazıyor. ha neden bu ayrım önemli anlatayım.
yasayla amatör kabul edilen branşlara yaptığın her türlü yatırım - sponsorluk da dahil -harcamasının "tamamı" kurumların "kazancından" indirilerek vergiye dahil edilir.
neymiş? misal arkas - aldığı voleybol toplarını bile vergiden düşmekteymiş. gittiği deplasmandaki masraflarını filan. hepsini vergiden düşüyor. tamamını.
onun için saydığım o "müesseselerin" çoğu ile beşiktaş'ın zaten adil bir rekabeti yok.
adamın branşa giriş amacı farklı. "sosyal sorumluluk" diyor. harcamasını vergiden düşüyor.
adamın maliyetleri farklı.
yarın akp "beyler artık spora yaptığınız harcamalar vergiden düşmüyor haberiniz olsun" dese görürüm o sportmen arkadaşları...
ben beşiktaş'ın bu "organizasyon"lar ile rekabet edeceğim diye kore'den, amerika'dan, brezilya'dan tutup sporcu getirmesini mantıklı bulmuyorum. sana giren ne çıkan ne? beşiktaş'lı bile değilsin amk.
real madrid denen kulübün sadece futbol ve basketbolda faaliyeti var. bayern münih'in futbola ek bir hentbol, bir masa tenisi ve bir de basketbol takımı var. manchester united "fc". liverpool "fc". marseille "fc". juventus "fc". vs. vs.
Beşiktaş taraftarı neden stres yapıyor
taraftarının neden bu kadar stres yaptığını anlamadığım takımım. abi önceki senelerden zerre fark yok şu anda transfer stratejimizde, neden bu gaza gelme? gs ve fb'nin birçoğu çöp transferlerini görüp gaza gelen adam da bi zahmet gidip onları tutsun. gençler bizim kadromuz zaten şampiyon kadro, ligin en kaliteli ve oturmuş takımıyız. onların bize yetişmesi lâzım transferle falan ve bizim gibi eylülde değil önümüzdeki hafta yoğun tempoya girmiş olacaklar. o yüzden tutuşmaları çok normal. gs hâlâ daha çöp oğlu çöp bir takım muhtemelen ilk 3 dışında kalır yine, fb geçen senekinden farklı değil hatta lens yok bir tık indiler. aldıkları adamların ne olduğu belli değil. en son rvp gelince şampiyonlar ligi şampiyonu oluyorlardı hatırlayın. hatırlayın nasıl enselerine vurup kupayı almıştık.
biraz sakin olun o yüzden. transferler temmuz sonu ağustos ortası gibi gelmeye başlar son 2 senedir olduğu gibi. şu tweete katılıyorum :
https://twitter.com/…ayer/status/880536974494498816
sosa, gomez, töre, abu, talisca gibi adamların hiçbirisi haziranda gelmedi.
#sakin #efendi #beşiktaş
biraz sakin olun o yüzden. transferler temmuz sonu ağustos ortası gibi gelmeye başlar son 2 senedir olduğu gibi. şu tweete katılıyorum :
https://twitter.com/…ayer/status/880536974494498816
sosa, gomez, töre, abu, talisca gibi adamların hiçbirisi haziranda gelmedi.
#sakin #efendi #beşiktaş
29 Haziran 2017 Perşembe
Uefa avrupanın borç konusunda en riskli kulüplerini açıkladı
kaynaklar: http://skor.sozcu.com.tr/2017/01/13/fenerbahce-ile-galatasaray-en-borclu-kulupler-listesinde-577252/
http://www.sporx.com/uefa-en-riskli-20-kulup-listesini-yayinladi-SXHBQ597585SXQ
http://www.fanatik.com.tr/2017/05/25/iste-en-fazla-borcu-olan-kulup-1296451
https://onedio.com/haber/fenerbahce-ve-galatasaray-risk-altinda-uefa-en-cok-borcu-olan-20-kulubu-acikladi-751074
http://www.trtspor.com/haber/futbol/spor-toto-super-lig/iste-en-cok-borcu-olan-20-takim-132194.html
UEFA'nın açıkladığı listede Fenerbahçe ile Galatasaray en borçlu kulüpler listesinde ilk 20'de yer aldı. Sarı-kırmızılılar 8. sırada yer alırken, sarı-lacivertliler 13. sırada bulunuyor.
UEFA, Avrupa kulüplerinin mali tablolarını ortaya çıkardı. Finansal Fair Play ihlali nedeniyle geçtiğimiz yıllarda Avrupa’dan men cezası alan Galatasaray, ‘En çok borcu olan kulüpler’ listesinde ilk 10’a girerken, Fenerbahçe 13. sırada yer aldı.
Net borç rakamında maddi olarak Manchester United, 536 milyon Euro ile ilk sırada yer alırken, bu borcun kulüp varlıklarının %80’ine denk geldiği gösterildi. Galatasaray, bu listede 8. sırada yer alırken, borç rakamının 222 milyon Euro olduğu kaydedildi.
Fenerbahçe ise net borç rakamında 166 milyon euro ile 13. sırada yer aldı.
SÜPER LİG KULÜPLERİ, BORÇ RAKAMINDA 3. SIRADA
Avrupa’nın 20 en yüksek futbol ülkesinin esas alınarak hazırlanan listede, Türkiye’de net borç rakamı olarak 3. sırada yer aldı. Toplam borcun bir önceki yıla göre %37 arttığı ve 716 milyon euroya ulaştığı, kulüp başına da 39.8 milyon euro ortalama borç düştüğü belirtildi. Buna göre gelirlere oranla borç rakamının %110 olduğu belirtildi.
http://www.sporx.com/uefa-en-riskli-20-kulup-listesini-yayinladi-SXHBQ597585SXQ
http://www.fanatik.com.tr/2017/05/25/iste-en-fazla-borcu-olan-kulup-1296451
https://onedio.com/haber/fenerbahce-ve-galatasaray-risk-altinda-uefa-en-cok-borcu-olan-20-kulubu-acikladi-751074
http://www.trtspor.com/haber/futbol/spor-toto-super-lig/iste-en-cok-borcu-olan-20-takim-132194.html
UEFA'nın açıkladığı listede Fenerbahçe ile Galatasaray en borçlu kulüpler listesinde ilk 20'de yer aldı. Sarı-kırmızılılar 8. sırada yer alırken, sarı-lacivertliler 13. sırada bulunuyor.
UEFA, Avrupa kulüplerinin mali tablolarını ortaya çıkardı. Finansal Fair Play ihlali nedeniyle geçtiğimiz yıllarda Avrupa’dan men cezası alan Galatasaray, ‘En çok borcu olan kulüpler’ listesinde ilk 10’a girerken, Fenerbahçe 13. sırada yer aldı.
Net borç rakamında maddi olarak Manchester United, 536 milyon Euro ile ilk sırada yer alırken, bu borcun kulüp varlıklarının %80’ine denk geldiği gösterildi. Galatasaray, bu listede 8. sırada yer alırken, borç rakamının 222 milyon Euro olduğu kaydedildi.
Fenerbahçe ise net borç rakamında 166 milyon euro ile 13. sırada yer aldı.
SÜPER LİG KULÜPLERİ, BORÇ RAKAMINDA 3. SIRADA
Avrupa’nın 20 en yüksek futbol ülkesinin esas alınarak hazırlanan listede, Türkiye’de net borç rakamı olarak 3. sırada yer aldı. Toplam borcun bir önceki yıla göre %37 arttığı ve 716 milyon euroya ulaştığı, kulüp başına da 39.8 milyon euro ortalama borç düştüğü belirtildi. Buna göre gelirlere oranla borç rakamının %110 olduğu belirtildi.
Gs Fb kardeşliğinin geldiği son nokta "ortak hislerle Beşiktaş düşmanlığı"
Kaynak : ağlayan renkli veled: https://eksisozluk.com/entry/69111986
sizinkisi 2 senelik bir peri masalıydı tinerciler. kıçınıza don almaya paranız yokken 2 liraya "feda" tişörtleri satıp nevzat demirde menemen sıyırarak güzel bir 2-3 sezon geçirdiniz. ama artık kocalarınız masaya yumruğunu vurdu.
ne sandınız ki amk? bu peri masalının sonsuza dek devam edeceğini mi? bursaspor da bir sene şampiyon oldu şimdi bursaspor büyük kulüp mü amk ahahahaha
tanım: yeni sezonun başlamasıyla hak ettiği şerefli üçüncülüklere talim edecek jimnastikçi takımı.
28 Haziran 2017 Çarşamba
60.000tl'nin altında En uygun Otomobil fiyatları
Peugeot 301 ACCESS PureTech 82hp Euro6
Satış fiyatı: 58.900 TL
Kia Yeni Rio Hatchback COMFORT Manuel 1.25L Benzin 84 PS
Satış fiyatı: 57,900 TL
Fiat Egea Sedan Easy 1.4 Fire 95 HP
Satış fiyatı: 56.900 TL
Hyundai Accent Blue 1.4 D-CVVT MODE (BENZİNLİ)
Satış fiyatı: 56.400 TL (2016)
Ford Fiesta 1.2L 82PS (114 Nm) Euro 6 5 Kapı 5 İleri Manuel Trend
Satış fiyatı: 56.185 TL
Renault Clio Joy 1.2 75 bg
Satış fiyatı: 55.800 TL
Peugeot 208 ACCESS PureTech 82 hp
Satış fiyatı: 55.400 TL
Fiat Punto Popstar 1.4 Fire 77 HP S&S
Satış fiyatı: 54.900 TL
Renault Symbol Joy 1.0 SCe 75bg
Satış fiyatı: 54.850 TL
Volkswagen Polo 1.0 75 PS Manuel Trendline
Satış fiyatı: 54.400 TL
Nissan Micra 1.2 BENZİN DÜZ VİTES MATCH
Satış fiyatı: 54.233 TL
Hyundai i20 1.2 MPI JUMP (BENZİNLİ)
Satış fiyatı: 53.400 TL
Fiat Panda Pop S1 1.2 69 HP
Satış fiyatı: 52.900 TL
Opel Corsa 5 Kapı 1.2 70 HP MT-5 Essentia
Satış fiyatı: 52.900TL
Toyota Yaris 1.0 Life
Satış fiyatı: 51,950TL
Dacia YENİ LOGAN MCV Ambiance 1.0 Sce 75 bg
Satış fiyatı: 51.350 Tl
Fiat Linea Pop 1.4 77 HP
Satış fiyatı: 50.900 TL
Hyundai i10 1.0 D-CVVT 5 İleri Düz 66PS
Satış fiyatı: 47.400 TL
Seat IBIZA 1.0 75 HP Reference
Satış fiyatı: 47.400 TL
Dacia Sandero Ambiance 1.0 Sce 75 bg
Satış fiyatı:45.000 TL
Kadroya kaç takviye lazım (ekşisözlükten transfer durumumuza bakış)
bütün sezon yedek bile olamamış gökhan inler'i ve ofansif hiçbir yönü olmayan necip'i sayıp "6 ortasahamız var daha ne istiyorsunuz" diyor adam.
numunelik bir yönetim trollü. kaç para alıyor acaba?
edit: kadromuz geç
en sene için bile yetersizdi. neredeyse başakşehir gibi alakasız bir takıma şampiyonluk kaybediyorduk. çıkıp nasıl "kadro yeter agaa" diyebilirsiniz? siz aklınızı mı kaçırdınız?
kulüpte para olmadığı için adam alamıyorsa ayrı, ama çıkıp "kadro yeter" demek apayrı bir şey.
inanılmaz yetersiz bir kadromuz var şuan. ama bu haline rağmen, 3-4 takviye ile de yine şampiyon bir kadromuz olabilir.
marcelo-titi savunma hattı ve tosic-atınç yedeklerine ben de fitim.
ama ffp için seni hiç etkilemeyen bir pepe transferi varsa kovalayacaksın. çünkü marcelo-pepe defans hattıyla marcelo-titi arasında en az 2 sınıf fark var.
gökhan inler, veli kavlak ikilisinin gideceğini sağır sultan bile biliyorken, ki onlar olsa bile, ortasaha hattına yeterli demek için beşiktaş düşmanı olmak gerekir. evet; tolgay-oğuzhan-talisca veya oğuzhan-atiba-talisca hattı yeterlidir. yeterli olduğunu da gördük. ama bu üç adam sezonda 50 maç kaldıramıyorlar insan oldukları için. bu bölgeye; deniz türüç, orkan çınar, azubuike gibi isimleri getirerek alternatif yaratabiliriz. yani yaratabiliyorken nyie yaratmayalım? hatta şuan sosa ile de temmuzun ilk haftası görüşme olacak gibi gözüküyor. sosa bize gelmek istiyorsa, niye getirmeyelim? bu kadroya nasıl yeterli diyebilirsiniz?
kanatlarda babel-töre-quaresma var yalnızca. gökhan töre'yi
1. şenol güneş istemiyor.
2. hala iyileşmedi. şaka gibi geliyor ama evet; gökhan töre hala iyileşmedi. sezon başına yetişecek mi o da meçhul. tam 1 senedir futbol oynamamış bir adamdan mı byük kanat performansı bekliyorsunuz? babel ve quaresma'nın nefeslerinin de kaldırmayacağı aşikar. buralara en az 1 alternatif almamız lazım. istediğinizi söyleyin ama lazım. bedava mı alacaksın takasla mı bilemem, ama alamazsan devre arasında kanatların düşmeye başlar. frei-olcay gittikten sonra kalan 4-5 aylık periyotta bile neler yaşadık o kanatlarda. cenk tosun oynamak zorunda kaldı, quaresma ayakta duramadı. babel son haftalar yürüyemiyordu bile.
forvet.
bu konuya değinmeyeceğim bile. aboubakar artık bizde değil öncelikle bunu koyun kafanıza. aboubakar'sız forvet hattımızda da cenk tosun dışında kimse yok. bunu da koyun kafanıza.
kulüpte para olmadığı için adam alamıyorsa ayrı, ama çıkıp "kadro yeter" demek apayrı bir şey.
inanılmaz yetersiz bir kadromuz var şuan. ama bu haline rağmen, 3-4 takviye ile de yine şampiyon bir kadromuz olabilir.
marcelo-titi savunma hattı ve tosic-atınç yedeklerine ben de fitim.
ama ffp için seni hiç etkilemeyen bir pepe transferi varsa kovalayacaksın. çünkü marcelo-pepe defans hattıyla marcelo-titi arasında en az 2 sınıf fark var.
gökhan inler, veli kavlak ikilisinin gideceğini sağır sultan bile biliyorken, ki onlar olsa bile, ortasaha hattına yeterli demek için beşiktaş düşmanı olmak gerekir. evet; tolgay-oğuzhan-talisca veya oğuzhan-atiba-talisca hattı yeterlidir. yeterli olduğunu da gördük. ama bu üç adam sezonda 50 maç kaldıramıyorlar insan oldukları için. bu bölgeye; deniz türüç, orkan çınar, azubuike gibi isimleri getirerek alternatif yaratabiliriz. yani yaratabiliyorken nyie yaratmayalım? hatta şuan sosa ile de temmuzun ilk haftası görüşme olacak gibi gözüküyor. sosa bize gelmek istiyorsa, niye getirmeyelim? bu kadroya nasıl yeterli diyebilirsiniz?
kanatlarda babel-töre-quaresma var yalnızca. gökhan töre'yi
1. şenol güneş istemiyor.
2. hala iyileşmedi. şaka gibi geliyor ama evet; gökhan töre hala iyileşmedi. sezon başına yetişecek mi o da meçhul. tam 1 senedir futbol oynamamış bir adamdan mı byük kanat performansı bekliyorsunuz? babel ve quaresma'nın nefeslerinin de kaldırmayacağı aşikar. buralara en az 1 alternatif almamız lazım. istediğinizi söyleyin ama lazım. bedava mı alacaksın takasla mı bilemem, ama alamazsan devre arasında kanatların düşmeye başlar. frei-olcay gittikten sonra kalan 4-5 aylık periyotta bile neler yaşadık o kanatlarda. cenk tosun oynamak zorunda kaldı, quaresma ayakta duramadı. babel son haftalar yürüyemiyordu bile.
forvet.
bu konuya değinmeyeceğim bile. aboubakar artık bizde değil öncelikle bunu koyun kafanıza. aboubakar'sız forvet hattımızda da cenk tosun dışında kimse yok. bunu da koyun kafanıza.
27 Haziran 2017 Salı
Beşiktaşlılık testi
Sorular üzerinden giderek Beşiktaş bilgilerini ölçen güzel bir çalışma yapmış onedio adminleri buyrun;
*kimsenin Beşiktaşlılığı testle filan ölçülemez tabi de Genel kültür olarak çok faydası olabilecek bir test 》》》》
Link
*kimsenin Beşiktaşlılığı testle filan ölçülemez tabi de Genel kültür olarak çok faydası olabilecek bir test 》》》》
Link
26 Haziran 2017 Pazartesi
Mayıs 1997 Beşiktaşın şampiyonluğunun çalınması ve Arif Erdem in İTİRAFI
Radikal gazetesi Arif Erdem röportajı:
2004 yılında Beşiktaş'ın şampiyonluğunun çalınması ile ilgili tüyler ürperten itiraflar
Bu adamı pek sevmem (Hıncal) ; lakin bu sefer çok tüyler ürpertici bir yazı yazmış..--
2003-2004 Nasıl Şampiyonluğumuzun elinden alındığı ve Tarafsız(!)Türk spor medyası
Özcan elinde bir CD Rom ile geldi, PSV maçı öncesi..
"Dinle ağabey" dedi.. Kanım dondu dinlerken.. İki defa.. Bir, duyduklarıma.. İki, Kutsal İttifak medyasının bu olayı görmezden gelip yok saymasına..
Spor gazeteciliğinin fanatik kulüpçülük adına geldiği yerin bu doruklara ulaştığını, ben, onlara "Kutsal İttifak" adını takan ben bile tahmin edemezdim..
Program 20 kasım gecesi yayınlanmış.. Yani üzerinden nerdeyse 3 hafta geçmiş bulunuyor. Haber Türk'ün Şeref Tribünü adlı programı.. Haber Türk sunucusunun yanında Kemal Belgin ve Sinan Engin oturuyorlar. İkisi de şu anda spor yazarı.. İkisinin de gazeteleri var.
Sunucu kardeşim, elindeki Johan adlı dergiyi gösteriyor. Kapağında Van Hooijdonk'un resmi var. Hollanda'da yayınlanan aylık spor dergisi bu.. 2004 yılının mart sayısı imiş. Yani onun da üzerinden 20 aydan fazla geçmiş..
Dergide Türk futbolu üzerine altı sayfalık bir bölüm var.. Bu bölümden altı satırı, noter yeminli bir tercümanla çevirtmiş Haber Türk.. Sunucu kardeşim okuyor:
"Beşiktaş'ın 5 kırmızı kart görüp 4-1 yenildiği maçı hatırlar mısınız?. Bu bizim başkanın (Sunucu adını okumuyor, dergide var) hizmetidir. 'Ben puromu bitirinceye kadar hakem Beşiktaş'tan bir çok oyuncuyu atacak. Bunun için onunla bir takım angajmanlara girdim' demişti."
Bu sözler kimin?..
Pierre Van Hooijdonk'un.. Şampiyonluk yılına imza atan Fenerbahçe futbolcusunun..
İndi mi başınızdan aşağı kaynar sular?..
Bitmedi.. Sinan Engin hemen lafa giriyor
"Ne şaşıyorsunuz" der gibi ve diyor ki!..
"Bu Türkiye liglerinde hakem yardımı olmadan şampiyon olunuyor mu?.."
Lucescu yalancı pehlivanlar gibi "Ben de ben" diye ortalarda dolanırken, "Lucescu değil, Sinan Engin yaptı, Beşiktaş'ı şampiyon" demiştim, NTV'de, yazmıştım Sabah'ta.. Sinan'dan ses çıkmamıştı ama, Beşiktaşlı dostlardan kızanlar, kırılanlar olmuştu..
İşte aylar, aylar sonra, Sinan'dan itiraf da var, Van Hooijdonk'un itirafının yanında..
Şimdi soruyorum size..
Bunlar haber değil midir?.
Sinan'ın sözleri.. Hele hele Van Hooijdonk'un dedikleri.. "Serdar Bilgili şampiyonluğu Aziz Yıldırım'a sattı" diye komplo teorilerini manşetten girenler, Van Hooijdonk'un müthiş açıklamasını niye tek sütun haber yapmazlar?..
Bu lafı Van Hooijdonk değil de mesela Hagi, Fener'in değil, Galatasaray'ın şampiyonluğu için etseydi, şimdi dünya yıkılmıyor muydu?.
Konu Fener, okkanın altındaki Aziz Yıldırım olunca "Tısss" durumuna düşmek sadece Fenerbahçeli olmakla izah edilebilir mi?. Yoksa için içinde Aziz Yıldırım korkusu, dehşeti mi var?.
Fener Başkanı niçin dokunulmaz, bu ülkede, Beşiktaş ve Galatasaray'ın ve de Trabzon'un başkanları yerden yere vurulurken..
Bu dergiyi bir senede gören duyan Türk gazetecisi yok mu, Hollanda'da yüzbinlerce Türk yaşarken, hepsinin Hollanda muhabirleri varken..
Hadi yok..
Haber Türk'ün patlattığı bombadan hiçbirinin haberi olmaz mı, nerdeyse bir ayda?..
Aha Fener Hollanda'ya gitti.. Peşine de sürüyle gazeteci takıp.. Oradan Van Hooijdonk'la resim çektirip gönderdiler gazetelerine.. Birinin aklına gelmedi mi, adama sormak "Bu ne iş?.. Sen bu lafları ettin mi" demek.. Ettiyse derinliğine deşmek?..
"Van Hooijdonk Daum'la konuşmadı" haber oluyor da, "Van Hooijdonk'un 'Şampiyonluk Beşiktaş'tan Fener'e dönerken, başkan hakem satın aldı' demesi nasıl hem de oradayken, Hollanda'da, yerli yerinde deşilmiyor, Van Hooijdonk ve dergi yetkilileri ile konuşulup haber yapılmıyor?.. Nasıl üzerine bin köşe yazısı yazılmıyor?.. Gidenlerin hepsi birinci sınıf gazeteci iken..
"Haber yapmadılar" değil.. Yapamadılar.. Ya- pa- ma- dı- lar!.. Siz hâlâ, Fener aleyhine verilmeyen, ama Galatasaray aleyhine verilen penaltıların tesadüfi hakem hataları olduğuna nasıl inanırsınız, bu tabloya bakarak?..
"Türkiye ligleri, bu medya ile bitmiştir" dersem çok mu haksızlık etmiş olurum acaba?..
Hıncal Uluç
2003-2004 Nasıl Şampiyonluğumuzun elinden alındığı ve Tarafsız(!)Türk spor medyası
Özcan elinde bir CD Rom ile geldi, PSV maçı öncesi..
"Dinle ağabey" dedi.. Kanım dondu dinlerken.. İki defa.. Bir, duyduklarıma.. İki, Kutsal İttifak medyasının bu olayı görmezden gelip yok saymasına..
Spor gazeteciliğinin fanatik kulüpçülük adına geldiği yerin bu doruklara ulaştığını, ben, onlara "Kutsal İttifak" adını takan ben bile tahmin edemezdim..
Program 20 kasım gecesi yayınlanmış.. Yani üzerinden nerdeyse 3 hafta geçmiş bulunuyor. Haber Türk'ün Şeref Tribünü adlı programı.. Haber Türk sunucusunun yanında Kemal Belgin ve Sinan Engin oturuyorlar. İkisi de şu anda spor yazarı.. İkisinin de gazeteleri var.
Sunucu kardeşim, elindeki Johan adlı dergiyi gösteriyor. Kapağında Van Hooijdonk'un resmi var. Hollanda'da yayınlanan aylık spor dergisi bu.. 2004 yılının mart sayısı imiş. Yani onun da üzerinden 20 aydan fazla geçmiş..
Dergide Türk futbolu üzerine altı sayfalık bir bölüm var.. Bu bölümden altı satırı, noter yeminli bir tercümanla çevirtmiş Haber Türk.. Sunucu kardeşim okuyor:
"Beşiktaş'ın 5 kırmızı kart görüp 4-1 yenildiği maçı hatırlar mısınız?. Bu bizim başkanın (Sunucu adını okumuyor, dergide var) hizmetidir. 'Ben puromu bitirinceye kadar hakem Beşiktaş'tan bir çok oyuncuyu atacak. Bunun için onunla bir takım angajmanlara girdim' demişti."
Bu sözler kimin?..
Pierre Van Hooijdonk'un.. Şampiyonluk yılına imza atan Fenerbahçe futbolcusunun..
İndi mi başınızdan aşağı kaynar sular?..
Bitmedi.. Sinan Engin hemen lafa giriyor
"Ne şaşıyorsunuz" der gibi ve diyor ki!..
"Bu Türkiye liglerinde hakem yardımı olmadan şampiyon olunuyor mu?.."
Lucescu yalancı pehlivanlar gibi "Ben de ben" diye ortalarda dolanırken, "Lucescu değil, Sinan Engin yaptı, Beşiktaş'ı şampiyon" demiştim, NTV'de, yazmıştım Sabah'ta.. Sinan'dan ses çıkmamıştı ama, Beşiktaşlı dostlardan kızanlar, kırılanlar olmuştu..
İşte aylar, aylar sonra, Sinan'dan itiraf da var, Van Hooijdonk'un itirafının yanında..
Şimdi soruyorum size..
Bunlar haber değil midir?.
Sinan'ın sözleri.. Hele hele Van Hooijdonk'un dedikleri.. "Serdar Bilgili şampiyonluğu Aziz Yıldırım'a sattı" diye komplo teorilerini manşetten girenler, Van Hooijdonk'un müthiş açıklamasını niye tek sütun haber yapmazlar?..
Bu lafı Van Hooijdonk değil de mesela Hagi, Fener'in değil, Galatasaray'ın şampiyonluğu için etseydi, şimdi dünya yıkılmıyor muydu?.
Konu Fener, okkanın altındaki Aziz Yıldırım olunca "Tısss" durumuna düşmek sadece Fenerbahçeli olmakla izah edilebilir mi?. Yoksa için içinde Aziz Yıldırım korkusu, dehşeti mi var?.
Fener Başkanı niçin dokunulmaz, bu ülkede, Beşiktaş ve Galatasaray'ın ve de Trabzon'un başkanları yerden yere vurulurken..
Bu dergiyi bir senede gören duyan Türk gazetecisi yok mu, Hollanda'da yüzbinlerce Türk yaşarken, hepsinin Hollanda muhabirleri varken..
Hadi yok..
Haber Türk'ün patlattığı bombadan hiçbirinin haberi olmaz mı, nerdeyse bir ayda?..
Aha Fener Hollanda'ya gitti.. Peşine de sürüyle gazeteci takıp.. Oradan Van Hooijdonk'la resim çektirip gönderdiler gazetelerine.. Birinin aklına gelmedi mi, adama sormak "Bu ne iş?.. Sen bu lafları ettin mi" demek.. Ettiyse derinliğine deşmek?..
"Van Hooijdonk Daum'la konuşmadı" haber oluyor da, "Van Hooijdonk'un 'Şampiyonluk Beşiktaş'tan Fener'e dönerken, başkan hakem satın aldı' demesi nasıl hem de oradayken, Hollanda'da, yerli yerinde deşilmiyor, Van Hooijdonk ve dergi yetkilileri ile konuşulup haber yapılmıyor?.. Nasıl üzerine bin köşe yazısı yazılmıyor?.. Gidenlerin hepsi birinci sınıf gazeteci iken..
"Haber yapmadılar" değil.. Yapamadılar.. Ya- pa- ma- dı- lar!.. Siz hâlâ, Fener aleyhine verilmeyen, ama Galatasaray aleyhine verilen penaltıların tesadüfi hakem hataları olduğuna nasıl inanırsınız, bu tabloya bakarak?..
"Türkiye ligleri, bu medya ile bitmiştir" dersem çok mu haksızlık etmiş olurum acaba?..
Hıncal Uluç
25 Haziran 2017 Pazar
Uefa FFP ve maddeleri birçok taraftarımız tarafından yanlış biliniyor işte tek tek açıklaması
şimdi önemli olan maddelere bakalım.
-beşiktaş agrees to report a maximum break-even deficit of €20 million for the financial year ending
in 2016 and €10 million for the financial year ending in 2017.
yani diyor ki bu yıl 10 milyon euro açık verebiliriz.
-beşiktaş accepts, for the duration of the settlement agreement, a calculated limitation on the number
of new registrations it may include within their “a” list for the purposes of participation in uefa
competitions. this calculation is based on the clubs net transfer position in each respective
registration period covered by the agreement. such restriction will be lifted as from season 2017/18
if the clubs fulfils the operational and financial measures agreed with the uefa cfcb.
yani diyor ki, "uefa'ya verilen 'a' listesindeki yeni oyuncular için" böyle bir sınırlama var.
-beşiktaş agrees to pay a total amount up to €5.5 million, which will be withheld from any revenues
it earns from participating in uefa competitions commencing in season 2014/15. of this amount,
€1.5 million shall be paid in full, irrespective of any early exit from the settlement regime, and will
be withheld in three equal instalments. payment of the remaining €4 million is conditional and may
be withheld in certain circumstances depending on the club’s compliance with the operational and
financial measures imposed in the settlement agreement.
yani diyor ki 5.5 milyon ceza var, 1.5 milyon'u uefa gelirlerinden düşerek 3 eşit taksit halinde ödenecek. geri kalan 4 milyon euro ise şartların sağlanmamasına bağlı olarak tahsil edilecek.
yani, yok işte uefa'dan men edilirmişiz bilmem ne. yok öyle bir dünya, bu kadar yıl bu şartlara iyi kötü uyduk. en fazla olacağı 4 milyon euro ceza öderiz. o da 10 milyondan fazla açık verirsek. kaldı ki zaten şartları sağlayamadık bu sezona da sarktı, yoksa 2017-2018 sezonunda bitmeliydi.
10 milyondan fazla açık vermezsek dilediğimiz oyuncuyu yine alırız, türkiye'de çatır çatır oynatırız. bunu güzel bir örnekle açıklayayım; inter bizimle aynı şartlarla anlaşma yapmış, dilediği futbolcuyu alıyor, ligte çatır çatır oynatıyor, uefa listesine yazmıyor. mesela, joao mario'yu 40 milyona almışlar, ligte 30 maç oynatmışlar, uefa'da listede yok.
bizim sadece ligte oynasa bile kaliteli futbolcuları bonservis verip almamız lazım. hem bu yıl ligte yine başarı sağlarız, hem de seneye avrupa için de iyi kadro kurmaya şimdiden başlarız.
24 Haziran 2017 Cumartesi
Son 2,5 yılda Beşiktaşımızın futbolcu satışları ve gelirleri
Kerim Frei (Birmingham) 2.5 milyon Euro
Olcay Şahan (Trabzonspor) 200 bin Euro
Denys Boyko (Malaga) 435 bin Euro (Kiralık)
Atınç Nukan (Leipzig) 5 milyon Euro
Alexis Delgado (Alaves) 400 bin Euro
Ersan Gülüm (Hebei Fortune) 7 milyon Euro
A.Milosevic (Darmstadt) 200 bin Euro (Kiralık)
Günay Güvenç (Göztepe) 75 bin Euro
Cenk Gönen (G.Saray) 600 bin Euro
Gökhan Töre (West Ham) 3 milyon Euro (Kiralık)
Jose Sosa (AC Milan) 7.5 milyon Euro
Demba Ba (S.Shenhua) 13 milyon Euro
Rhodolfo: 1.6 milyon euro
Mario Gomez: 525.000 euro
Marcelo: 8.5 milyon euro
Beck: 2 milyon euro
Toplam: 53,35 milyon Euro
Olcay Şahan (Trabzonspor) 200 bin Euro
Denys Boyko (Malaga) 435 bin Euro (Kiralık)
Atınç Nukan (Leipzig) 5 milyon Euro
Alexis Delgado (Alaves) 400 bin Euro
Ersan Gülüm (Hebei Fortune) 7 milyon Euro
A.Milosevic (Darmstadt) 200 bin Euro (Kiralık)
Günay Güvenç (Göztepe) 75 bin Euro
Cenk Gönen (G.Saray) 600 bin Euro
Gökhan Töre (West Ham) 3 milyon Euro (Kiralık)
Jose Sosa (AC Milan) 7.5 milyon Euro
Demba Ba (S.Shenhua) 13 milyon Euro
Rhodolfo: 1.6 milyon euro
Mario Gomez: 525.000 euro
Marcelo: 8.5 milyon euro
Beck: 2 milyon euro
Toplam: 53,35 milyon Euro
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)