uğrunda hepimiz kadar söyleyeceklerimiz olan canım evimizdir.
"son 24 saatimiz şimdi, belki daha az, üzülüyorum.
ilk nerde duydum adını diye bakıyorum, sağı solu araştırıyorum, ilk neresiydi diye, bulamıyorum ya canım benim affet, sen sanki hep varmışsın gibi her şey. bir tarih sırası yapamayacağım, anlatayım gitsin ben olur mu, hani sevdiğimiz arkadaşlara, kardeşlere, annelere, babalara anlatır gibi, anlatayım lan işte, dikkat etmeden, düşünmeden, çok sevdiğini anlatır gibi, bırakayım gitsin, zira ne anlatacak takatim var ne de dinleyecek zamanın, gün birazdan son kez bitecek bizim için, sonrası son kez doğacak güneş, sevdiğimizle son gecemiz gibi, anlatayım.
valencia maçını hatırlar mı o taş duvarların, o dolmabahçe yokuşun bilir mi, beşiktaş'tan sana olan o en güzel yolun aklında mıdır bunlar? televizyondan izledik biz, küçüğüz, stad ne kelime, istanbul'a gelsek kayboluruz, serdar var mı hatırlamıyorum ama babam var, avrupa'da ilerlemişiz, amokachi var olm, adını iyi bilirsin sen, atıyor kara boğam adını bağırıyorum ben her yerde, senin duvarlarına çarpan ismi söylüyorum herkese. valencia maçı, biz avrupa'da gidiyoruz galiba, bilir misin inönü, eskiden olsa tek tek bakardım bunlara, bu gece bakmayacağım, canım hatıralarıma kesin doğrular girmesin istiyorum, ben böyle hatırlıyorum ulan. neyse ilerliyoruz sanırım, ödev yapıyorum ben, maçı biraz kaçırmışım, babam bağırıyor gol diye, koşuyorum vermemiş hakem, şifo atmış, ama saymamışlar, kilitleniyorum maça, serdar atıyor, gol ulan, ercan taner bağırıyor sanırım, inönü yanıyor diye, adımızdın sen bizim. biz inönü'ydük. sendik biz, senindik lan, evdin sen, bizimdin. şu istanbul'da en pahalı evlerin, en süper mekanların yanında, hepsinden daha güzel manzarasıyla bizimdin olm, beşiktaş'tın sen. o akşam sen daha iyi bilirsin, alamadık biz maçı, gücümüz yetmedi yendiler bizi, o gece ne var aklında desen "inönü yanıyor" derim, öyleydi zira, cayır cayır, ölümüne yanıyordun, olmadı ama. olsun hayat sevdiğinle beraber olmaktı ya, biz en sevdiğimizle ve senleydik, çok mu önemli kazanmak, değildi, hiç olmadı.
valerenga'yı bilir misin sen? nasıl unuturum desene, 3-0'dan verdik biz. bu takıma ait bir bandanam vardı, makasla kestim onu, o maçtan sonra babalar oğullarına konuşamadılar, sen hepsini gördün de yine bize hoşgeldin dedin, öyle vakurdun, öyle bizden, öyle beşiktaş. ağladık biz o gece, çocuk gibi ağladık, çocuktuk çünkü, yarın millet laf eder diye ağladık, ettiler de, etsinler, biz hep sevdik seni. çok sevdik, sen bizim sevgilimizle buluştuğumuz o ağacın altıydın, o parktın, o pastaneydin. biz seni hep ayrı sevdik.
barcelona'yı bilir misin, liverpool, sergen attı şampiyonluk geldi, levski sofya, hangisini söyliyim sana ben şimdi, insan geçmiş güzel günlerini anlatırken daha kötü oluyor. nasıl sarıldım babama bilsen, nasıl. öyle sanki 50 yıl sonra görmüş gibi, babam gibi, hepsinde sen vardın, ahmet dursun'u, nouma'yı, bobo'yu hatırlar mısın? sen ben bütün sevinçlerime hep arka fon oldun, o duvarların dili olsun lan, anlatsın hepimizi, bütün hikayelerimizi söylesin bir yere. biz çok sevdik seni, sen de bizi sev olur mu?
annemi nasıl severim bilsen inönü, nasıl. futbolcular geldi sana, annemi getirdik sana, imza törenlerinde, kardeşimle, annemle omuz omuza yaptık biz, o basamakların destek verdi bize, onlara bastık da bağırdık, sen en sevdiklerimizle bizim evimizdin. istanbul'a geldiğimde ben, uzaktan seni görünce nasıl heyecan kapladı içimi bir bilsen, duramadım yerimde, anlatamazsın böyle bir şeyi, sevdiğini görmek gibi lan, kıpır kıpır, evden ayrılmışım, kocaman şehir, her şey bütün ailem geride, olsun dersin ya bazen, bir an için unutursun ya öyle gibiydi, kocamandın, heybetliydin, kadimdin, öyleydi. bjk inönü stadı, dimdik, güçlü, yıkılmaz, kalemiz, bizim, evimiz.
biletler, kombineler aldım ben, çok misafirin oldum, çok bağırdım evinde, bazen gelemedim, uzaktan gördüm seni. senle olmak değişik, zira başka yerde yenilsen koymazdı o kadar, seninle yenilmek acıtırdı, olmazdı. ayıp ederdik sana, büyüğümüzdün sen, önünde eğilmek, sen varken yenilmek zor olurdu hep, ama anlardın. sen bizi severdin, biz seni.
bilen bilir beni, sen daha iyi bilirsin, herkesten daha iyi. bazen çok acırdı canımız da sen heybetinle bir 90 dakika ertelerdin, bazen çok sevinirdik senle, sen bir 90 gün uzatırdın, o golü atınca anlatsana, şöyle uzanıp boğaz'a doğru, derin derin az mı baktık, az mı kilitledik o meşhur istanbul trafiğini uğruna, sen sevdiğimizdin, en güzelimiz. içimiz yanıyor, anlasana, acıyor.
seni seviyorum ben, belki yarın daha uzun yazarım, ya da ilk dozerin kepçesi o canım tenine dokununca, bilemedim. belki yeni stadımız çok güzel olur, gelir getiren, rahat girilen, konforlu koltukları olur inönü, kocaman çatıları olur, bilemiyorum ben, ama çok güzel şeyler vardı, hiç birine değişmem dediğim, gömüyorum taş duvarlarına, seni de seviyorum bil istedim, bütün teşekkürlerim, üzüntüm ve hasretim ile.
yarın görüşmek üzere, en iyi dileklerimle."
böyle.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Lütfen değerli yorumlarınızı bizlerle paylaşınız.