31 Mayıs 2017 Çarşamba

Ryan Babel'in paylaştığı şampiyonluk videosu

Şenol Güneş'in bugün ki çok önemli açıklamaları



Süper Lig'de sezonun bitmesine bir hafta kala şampiyonluğunu ilan eden Beşiktaş'ın teknik direktörü Şenol Güneş, kendisi, takımı ve transfer konularından açıklamalarda bulundu.


Beşiktaş’ın başında 2 yılda 2 şampiyonluk kazanan Şenol Güneş, önemli açıklamalarda bulundu. Şenol Güneş, Demirkol'un "Hayırlı olsun, Sözleşmeniz uzatılmış" sözleri üzerine onlara girmiyorum. Zaten çalışıyorum. KAP'a bildirilmiş, oradan da bize kağıt geldi" dedi.

Şenol Güneş, "Geldiğim ilk gün Beşiktaş'ın ismi şampiyonluğa oynar dedim. Beşiktaş, Galatasaray, Fenerbahçe, Trabzonspor hepsi buraya oynar. Ben şempiyonluk kupası almadım ama 2011'de hak ettiğimi düşünüyorum. Beşiktaş'ın da 7-8 yıl kupa almadığı bir dönemde ve bir özlem vardı. Kulübün yönetimi, patronu, başkanı 5 yıllık bir plan yaptılar. Geçen seneye baktığımızda yükselen bir değer olarak şampiyon olduk. 1. sene beklentiler fazlaydı ama bu sene şampiyonduk ve hedef takımdık. Başarılı ve uyumlu kadronun bozulmasından yana değilim ben. Transferde yaşanan sıkıntılarda beanım olmuştu benim. Kulübünde sıkıntıları var. Aslında bizim sıkıntımız değişiklik değil sezon başında 20 oyuncumuz vardı ve çoğu genç takımdandı. Asıl zorluk o zamandı. Tam kadro oluştururken sakatlıklar oldu."

"TALİSCA EKSİKLERİNİ GİDERİRSE DÜNYA ÇAPINDA YILDIZ OLUR"
Sosa ve Talisca farkı sorulan Güneş, "Sosa'yı da geri çekmek istedim ben. Burada da Sosa farklı Talisca farklı bir oyuncu. Talisca Rivaldo tipi oyuncu. Kafa özelliği olmayan ama uzun boylu bir oyuncu. Bu hem çalışma istiyor hem anlayış istiyor. Ben savunma gibi durup top dağıtmasını istedim. Oyun kurmadığı için top kaptırıp riskler yaşattı ve bir kaç defa değiştirdim. Son Antep maçında da ilk yarı isteneni vermedi ama ikinci yarı 2 gol attı. Eksiklerini giderebilirse dünya klasmanında bir oyuncu olur."

"BEN YAPMIYORUM BİZ YAPIYORUZ"
"Birbirini suçlamak yerine hatalarını örtmek olması gerekiyor grupta. Bir de sürekli geliştirmek gerekiyor kendisini. Her oyuncu oynamak ister. Doğru ilkeleri koyduğunuz zaman işiniz kolaylaşıyor. Ben yapmıyorum biz yapıyoruz bunu."







"TRANSFERİ YÖNETİMLER YAPAR"
"Transferlere çok karışıyorum ama karar vermiyorum. Ben bir oyuncu istiyorum ve siz başkansınız ve almazsanız hocanın dediğiniz yapmıyor denir. Transferi yönetim yapar. Hoca konuşacak fikirlerini alacaksın tabi. Talisca'yı söylediler izledim ve onay verdim. Atiba'yı Copenhagen'de seyrettim orta sahada. Aynıydı yine çok iyiydi. Marcelo'yu da istemiştim Trabzon'da ikisi de burada kısmet oldu. Kjaer Roma'ya gitmişti istemiştim alamadım o zaman 9 milyondu"

"RICARDO BANA DEĞİL KENDİSİNE YAPIYOR O HAREKETLERİ"
Quaresma konusunda sorulan soruya Güneş, "Quaresma sorunlu diyorlardı, oyuncu olarak evet ama davranış olarak bir şey diyemem siz tanıyorsunuz dedim. Gelir bir sorun olur maliyeti var onun hesabını ben vermem dedim. Oyun görüşü iyi olan olağanüstü oyuncuların olağandışı davranışları vardır. Ricardo o tavırları yaparken hocaya yapmıyor kendine yapıyor. Dışarı alıyorsun el kol hareketi yapıyor kendime yaptım diyor. Yaptın da ona her seferinde test mi yapacağız. Genelde oyuncularla bireysel konuşurum takım içinde konuşursam tehlikelidir durum. Takımdan özür dilediği zaman benim için sorun kalmaz. Ama devam ederse ona göre davranırız. Yanlışın takıma zarar vermemesi lazım. Eldiveni atmak doğru değil herkesten özür dilemesi gerekir. Kendini bazen sahada kontrol edemiyor. Bursaspor maçında yaptığı faullerde uyardım kendisini dışarı alacağım seni diye, baktım hiç bir şey yapmadı hatta iyi oynadı."

"Kulüp yapılarını değiştireceksin, kulüplerinde sahibi şirketler olacak. Vakıf, dernek, şirket aynı şey değil. Şu and adevlet olasa futbol olmaz. Çok para girip çok borç olmaması gerekiyor. Trabzon'daki tesis mükemmel bir tesis, orada bir futbol akademisi kurulması lazım. Futbol sanayisi kuracaksınız oraya. Orada doğaçlama büyüyor çocuklar zaten. Hem okuyacak hem oynayacak."

Beşiktaş Taraftarı kulubünün yanında #7inciKartalYuvasıTaraftarOrganizasyonu





Kartal yuvası yeni tişörtten ne kadar sattı

Kartal yuvası çalışanlarından aldığımız bilgilere göre  241.000 adet tişört  tükendi.

Beşiktaş taraftarı  kulübünün yanında

Kartal yuvalarına tam desteğe devam..

Güncelleme: 20-1-2018

30 Mayıs 2017 Salı

Beşiktaş'ı hakemlerle şampiyon oldu sanan 13 puan gerimizdeki algıcı salaklar :)


daha senelerce 17'ye karşı bir yarışacak gibi gözüken, gerek gs sözlükte gerek twitter'da fener hesaplarında zırıl zırıl gözyaşına sebep olacak olan göz bebeğimiz. sırf zevkine açtım bugün gs sözlük, ne bileyim twitter'da feneronline falan okudum. agalar gülmekten gebermek isteyen açsın okusun.

adamlar ciddi ciddi kendi takımlarının daha iyi olduğunu düşünüyor, şaka değil buna inana var vallahi ulan ya hahaha. kendi takımları übermiş süpermiş de hakemler önlerini kesmiş. abi insan olan utanır şu cümleleri kurmaya. harbiden utanır ya. ulan bak bırak takımlarının iyi olmasını bizim yaptığımız tempoyu sezon boyunca bir maçı bırakın herhangi bir maç içinde 15 dk bile yakalayamamış, oynadığımız futbolun yarısını oynayamamış adamlar gelmiş semihli sabirili tolgalı, hasan alili ismailli ozanlı kadrolarını adam yerine koyuyor ya.

beni en çok sevindiren de bizi hakemlerin kolladığını ve bu sebepten şampiyon olduğumuzu falan sanmaları. bunu savunmaları cidden güzel bir şey çünkü böyle devam ettikleri müddetçe daha bunlardan bi bok olmaz senelerce.

bir tanesi sırf bizimle berabere kaldı diye samandıra da meşalelerle futbolcu otobüsü karşılar, azizin köpeğidir çoğu. bir diğeri sabrisine, semihine, xelçuğuna bakmaz ama bizim hakkımızı yediler diye salya sümük ağlar. ulan biz önceki senelerde bunlara benzer şeyler dediğimizde ki biz gerçekten haklıydık sizin gibi boş boş konuşmuyorduk bilen biliyor el çeken kalecileri, sürülern tarlararı falan, ne diyordunuz? büyük takım değilsiniz, büyük olsanız hakemler sizi de tutar falan gibi salak salak şeyler söylüyordunuz. e ne değişti şimdi?

abi iki yüzlüsünüz. cuk diye oturan başka tabir bulamıyorum. iki yüzlüsünüz. ve egonuzda boğulup gideceksiniz inşallah.

hadi hakem, tff, demirören diye zırlamaya devam edin. bizim şampiyonlar ligi için transfer çalışmalarına başmamamız gerek, önümüzdeki senenin şampiyon kadrosunu da kurmak gibi bir işimiz var.

neyse daha çooooook zırlayacaksınız dediğim gibi laleler.

Sosyal medyada büyük rağbet gören 🌟🌟🌟 lı tüm yeni sezon forma tasarımları













Kartal Yuvalarında 🌟🌟🌟forma bereketi 400.000 geçiliyor



15. şampiyonluğunu kazanan siyah beyazlıların 3. yıldızı da formaya takmaya hak kazanması Kartal Yuvası’na yaradı.
Kartal Yuvası Genel Müdürü Esra Hoşcan, şampiyonluğun kesinleşmesiyle tüm ürünlere yoğun ilgi gösterildiğini belirterek, “Ama özellikle kutlama ürünleri olan bayrak, atkı, forma satışları çok arttı. Zaten şampiyonluk için özel bir koleksiyon hazırlamıştık ve şampiyonluğumuzun ilanıyla eş zamanlı olarak satışa sunduk” dedi.

400 bin adet

Kartal Yuvası’nın 2016-2017 sezonu kapanışı için 400 bin adetlik forma satış hedefi var. Bunların büyük kısmının şampiyonluk kutlamaları sırasında satılması bekleniyor. Hoşcan, “2017-18 sezonu formalarımız 3 yıldızlı olacağı için taraftarımız elbette çok heyecanlı. Önümüzdeki sezon için forma satış hedefimizi yüzde 50 artırarak 600 bin adede çıkardık” diye konuştu. Hoşcan, finansal rakamlarına da değinerek, gelecek sezon 130 milyon TL’lik ciro hedeflediklerini aktardı.

Mağazalarda kutlamalar çerçevesinde kapanış saatlerini değiştirdiklerine de değinen Esra Hoşcan, cadde mağazalarının gece yarısına kadar açık olacağını, talep olduğu sürece Vodafone Arena ve Beşiktaş’ın daha uzun süre açık kalabileceğini kaydetti.

Avrupa’ya online satış

Kartal Yuvası, BJK’nın lisanslı ürünlerini satan mağaza zinciri. Eskiden BJK Store olan mağazaların ismi Türkçeleştirilerek Kartal Yuvası adını aldı. Türkiye genelinde 85 mağazası bulunuyor. Kartalyuvasi.com.tr üzerinden de online satış yapılıyor.
Mağaza zinciri online olarak Avrupa’ya da yayılıyor. Birkaç hafta içinde kartalyuvasi.eu yani Avrupa e-ticaret sitesini de aktif hale getirecek.

Alıntı milliyet.com.tr

Bir Fb'linin isyanı "adamların şampiyon olacağı aylardır belli neyin hazımsızlığı bu bi adam olun ya"


öncelikle tebrik ettiğim şampiyonluk sonralıkla ise şunla devam etmek istiyorum galatasaray üçüncü yıldızı aldığında cenk tosun talisca vb diye uzayıp giden bi liste var. yapmayın amk sunu neyin sidik yarısı bu. adamlar vasatın altının altında olan 2 büyük takımı donunda sallayarak şampiyon oldu mu oldu ee neyin tantanasını yapıyosunuz edebinizle oturun amk. ama illa bi bok atma yapmak lazım. hazımsızlık yaratmak lazım. tebrik etmenin zor gelmesi lazım. yok çok kutlanmamış kimse siklememis bilmem ne. ulan adamların şampiyon olacağı bilmem kaç aydır belli niye son dakka gelen şampiyonluk gibi delirsinler. iki dakka adam olun ya

not: lefterspor

Sezon özeti Beşiktaş'ın büyüklüğü Rıdvan Dilmen in kelimelerinde gizli "sabah öğle akşam yeniyorlardı bizi"

Ekşisözlükten alıntıdır 》》》 https://eksisozluk.com/entry/68486537

gerçekleşeceği aylar öncesinden belli olan ve dün akşam hakikat olmuş önermedir.
sene sonunda genel bir değerlendirme yapmak ve bazı ifadelere cevap niteliğinde bir şeyler karalamak için tam zamanı diyerek başlıyorum.
takımın bir önceki yıla göre kırılmaya daha müsait ama daha yırtıcı olacağı ilk haftadan belli etmişti kendini. pasa dayalı takım oyununun dışında zaman zaman ondan da esintiler sunan ama bireysel yeteneklerin bolluğu ve oyuna etkisiyle rakibi bozan yeni bir takım ortaya çıktı gün gün. şampiyonlar ligi grup maçlarının sonuna doğru epey form düşüklüğü yaşanırken ligin ilk yarısının 16 hafta oynanması ilaç oldu beşiktaş'a. caner ve talisca'sız kalan takım baya zorlanıyordu o dönem.
ikinci yarı itibarıyla yine kademe kademe artan bir form grafiği ve uefa'dan elenilen dönemde puan kaybedilen iki önemli lig maçı ama çabucak toparlanma derken gelen şampiyonluk.
yukarıdakiler sadece bu sezonun kabaca bir özeti denilebilir ama bir de işin daha genel ve rakipleri de ilgilendiren noktaları var.gelelim onlara;
ilki üst üste ikinci şampiyonluğun rakip taraftarda yarattığı psikolojik etkinin önemi.
nedir o önem açıklayalım.
2000' lerden sonrası futbol izleyicisi olan kuşak, fazlasıyla gs-fb rekabeti izlediğinden rekabetin bu kısırlıkta yaşanmasını doğal ve olması gereken olarak düşündü hep. onlara göre gs ve fb kötüyse ancak şampiyon olabilirdi beşiktaş. tersi durumda beşiktaş'ın 2004'ten başlayan 10 yıllık kayıp yıllarının fb ve gs'ın şampiyonlukları paylaşmasındaki etkisini de aynı mantıkla cevaplamaya yanaşmamalarının nedeni de buydu işte. on yılda bir şampiyon olabilir dedikleri takımın, son on yılda onlar kadar şampiyonluğunun olması da birşeyi değiştirmiyor bu yüzden. çünkü onlar sikmeli-sokmalı, emre'li, melo'lu, volkan'lı gs-fb rekabetinin nesli. sonucunda "anırtıp kanırtamadıkları" sezonlar ya da "lafı koyamadıkları" maçlar yok hükmünde. şu an doğru yolda gözüken trabzon da "nerede kalmıştık ?!" dediğinde biz rekabetten keyif alırken onlar o an için türkiye'de en gözde spor branşının hangisi olduğunu ahmet ercanlar'ın tweetlerinden öğreniyor olacaklar.
beşiktaş'ın başarısını küçümserken kullanılan argümanlardan biri de "tarihinin en iyi beşiktaş'ı " kalıbıyla başlayan cümlelerdi. kendi efsanesinin dahi "sabah, öğle, akşam yeniyorlardı bizi" dediği kadroyu izlese ona da bir kulp bulacak adamlar için sadece laf sokmak önemliydi tabii.
büyük maçlarda oynayamayan beşiktaş ise ayrı bir geyik konusu oldu bu sezon. 2 trabzon, 1gs galibiyeti ve 1 beraberliği, 2 fb beraberliği ile başahşehir'le 1 beraberlik ve 1 mağlubiyet tablosu utanması olana çok şey anlatacaktı elbette ama ezim ezim ezilinen maçta gelen son saniye beraberliğini bile çılgınca kutlatan "tarif edilemeyen büyüklük" söz konusu olunca ne desek boş. söz konusu 8 maçta, gs maçının ilk yarısı ile son başakşehir maçı dışında oyun olarak rakipten geri kalmamış ya da üstün oynamışken yine de bunu iddia edebilmek yalnızca bu arkadaşlara özgü onu biliyor ve şaşırmıyoruz zaten. kaldı ki napoli, benfica ve lyon'a karşı oynadığımız büyük maçlar da vardı ama onlar sayılmazdı önemli olan kiev maçının sonucuydu.
bu yıl beşiktaş taraftarından tiksinen mi dersiniz, görmemişliğinden rahatsız olan mı hatta fb ya da gs ile rekabeti özleyenler mi ararsınız hepsinin türediği bir yıl oldu. fenerbahçe yenildiği için dekoder iade etmekten dem vuran galatasaray'lıya şahit olduğumuz sezonun bu açıdan özetini başkanımız "sayemizde kardeş oldular" diyerek yaptı. birbirlerine karşılıklı güzellemeler ve ağlaşmalarla geçen sezonda bile eziklik ve üçüncülük temalı sataşmalardan öteye gidemeyen ve yancılığın en nadide örneklerini sergileyen arkadaşların üzüntüsünü anlayarak bu konuyu fazla kurcalamadık.
beşiktaş'ın bu sene hakem katkısıyla şampiyon olduğunu dilinden düşürmeyen renklilerin en büyük derdi lehimize çalınan penaltılardı. onlara göre, en sıradan takımlara karşı dahi topu rakibe verip geride bekleyen ya da geride ya da ortada anlamsızca pas yapıp ceza sahasına giremeyen takımlarla sezonun hücum anlamında her konuda "en"lerine sahip takımın penaltı pozisyonu eşit olmalı mümkünse de beşiktaş'a penaltı çalınmamalıydı. onların derdinin, hakem hataları ya da art niyetli federasyonlar değil kendilerinin kollanıp rakiplerin doğranması olduğunu iyi bildiğimizden fazla dert etmedik. gerçi haklarını yemeyelim, bu konuda yaptıkları goygoy sonuç verdi ve ligin ikinci yarısında penaltı konusunda hakemleri etkilemeyi becerdiler.
sözün özü geçen yıl maddi anlamda rakiplere darbe vuran bir şampiyonluk yaşanırken bu yıl psikolojik etkisi büyük bir şampiyonluk yaşadık ve devamı gelir umarım.

29 Mayıs 2017 Pazartesi

Yine Şampiyon olduk ya şimdi? Şenol Güneş'le devam et yine şampiyon ol


günlerden beri hakkında yazmak istiyorum, yazamıyorum, olmazda, oldu ya bir aksilik olacak, şampiyonluk gidecek, yazdıklarımın hepsi boşa gidecek diye..

bu sezon iyisiyle kötüsüyle bitti. zaman zaman temposu düşse de, türkiye liginde her zaman patron benim dedi beşiktaş. 2. götürdüğü haftalarda bile lider olacağını, puan farkı 2 olduğunda bile şampiyon olacağına inanıyordu beşiktaşlı. avrupa kupalarında, başarısız değildi, çok zor olmayan bir grupta, çok duygusal maçlar oynadı. napoli'den 2 maçta 4 puan aldı, şerefsiz bir hakemin ibneliği yüzünden elendi. uefa liginde de gayet iyi bir takıma, adil bir şekilde yine dramatik bir şekilde elendi. sonuçta geçen seneki averaj ortalamaları, puan ortalamalarına yakın yerlerde kaldı.

peki ya gelecek sezon;

* en önemli olay, şenol güneş. artık, evine bayram ziyareti mi yapar yönetim, nevzat demir'in anahtarını mı verir bilemem ama öyle ya da böyle gönüllü bir şekilde takımda kalmalı şenol hoca. herşey ama herşey buna bağlı.

* takımdan gidecek adamlar belli, milosevic, pedro franco, pektemek, ömer, veli, aras, rhodolfo 'nun takımda kalma olasılıklarını görmüyorum. zaten takımda veya kiralık olan ve hiç katkı veremeyen, maaş alan bu oyuncuların gitmesi sonucu (her biri ortalama 1 milyon euro alıyordur) ciddi bir maaş bütçesi rahatlaması olacaktır. bunlara gökhan inler'i de ekleyebiliriz. kendisinden umutluydum, ama olmadı, büyük ihtimalle takımda kalmaz gelecek sene için.

* tolgay, ozzy mutlaka kalmalılar. ozzy ancak öyle konuşulan 15 milyon eurolar falan veriliyorsa, satılabilir. öyle 7-8'e falan satılmasın, sakın ha. o fiyatlara o kalitede adam bulamayız zira..

* demba ba'yı toplamda 20 dakika falan izledik ama bana baya fit gibi geldi. büyük ihtimalle son haftalarda hazır duruma geldi ama takımın uyumunu bozmamak, sezon başından beri oynayan oyuncuları kesmemek için oynatmadı hoca, kalırsa, seneye çok faydalı olur bence.

* iyi bir santrafor alınacaksa (mario gomez geliyor akla tabi ki hemen) , ama bak kesinlikle alınacaksa, cenk de satılabilir, hiç sakıncası yok. kendisi bence, maksimum verimde oynuyor, bundan daha iyisini yapması biraz zor. tabi iyi paralar verilirse satılsın, miktar vermeyeceğim, polemik oluyor sonra.

* defansa, mangala alınabiliniyorsa alınsın, süper adam. defanstaki bir çok sorunu çözer mangala, emin olun. marcelo-mangala-tosic-mitrovic-ersan(veya atınç) iyi bir defans rotasyonu oluşturur. kanat bekleri yeterli. adriano gelecek sene caner döndükten sonra daha efektif ve dinlendirilerek kullanılabilir. gökhan ve beck 'ten iyilerini bulmak için iyi para harcamak gerekir. böyle bir lüksü yok beşiktaş'ın.

* tolga zengin, daha çok oynayacağı bir takıma gitmek isteyebilir. fabri'den daha iyisini bulmak için de iyi para harcamak gerekebilir. ortalamanın üzerinde, arada bir oynadığında sıçmayacak, ekonomik bir yedek kaleci güzel gider.

* talisca, kalacak gibi duruyor. burada mutlu gibi duruyor. sözleşmesine göre, kendi gitmek istemediği zaman kalıyormuş, medyanın yalancısıyız. şahsen ben, elit takımlardan biri istemedikçe, gitmeyeceğini düşünüyorum. ayrıca, talisca'nın oyun stili olarak o elit takımlarda da 'henüz' oynamaya hazır olduğunu da düşünmüyorum. seneye kalırsa, acayip işler yapma olasılığı çok yüksek, özellikle bizim ligimizde..

* abou, manyak, ruh hastası falan ama iyi adam. sezon içinde kendini geliştirenler, her boku şenol güneş'e bağlamak gibi olmasın ama onun da eli değdi sanki. ama yine de öyle 10 milyon euro falan etmez tabi ki. şahsen ben fikret orman'ın 10 milyon euro'yu, yeryüzünde nefes alan herhangi bir canlıya vereceğini düşünmüyorum. 3-4 milyon euro veya yeni bir kiralık sözleşmesi olursa, kalır, kalırsa da bu seneden daha verimli olur.

* quaresma, büyük top oynadı kim ne derse desin. onun olmadığı maçlarda, zaman zaman kaleye gidemedik. hala diri, hala istekli. lens (çok fazla ihtimal vermiyorum ama) veya lens kalitesinde ve stilinde bir adam alınacaksa, satılmasında sakınca yok bence. ama kalırsa da, çok rahat 1 sene daha oynar, ligi domine eder..

* töre geliyor, kanattaki rotasyon sıkıntısı azalıyor. babel, o bölgeyi fazlasıyla doldurdu.

* özellikle orta sahaya dinamik bir orta saha oyuncusu alınmalı. 6 ve 8 numarayı oynayabilecek, ayağı düzgün, fizikli, uluslararası tecrübeye sahip (yaşlı değil) bir adam alınmalı. hem atiba'yı yedekleyecek, hem atiba'yı yedeğe çekebilecek hem de orta saha da ozzy-tolgay'a alternatif olacak bir adam. kolay değil ucuza almak, biraz paraya kıymak gerekebilir. (en fazla 3-4 milyon euro).

kısacası, planlama yapmak o kadar da zor değil, beşiktaş iyi bir rüzgar yakaladı, doğru 2-3 hamleyle seneye de bu takımın şampiyonluk yarışının favorisi olması işten bile değil. ancak, en başta dediğim gibi şenol hoca'nın takımda kalması gerekiyor, o şart..

Beşiktaş para basıyor

Spor Toto Süper Lig'in 33. haftasında Gaziantepspor'u 4-0 gibi farklı bir skorla mağlup ederek şampiyonluğunu ilan eden Kara Kartal büyük bir gelir elde etmiş oldu.
Beşiktaş sezon başından bu yana forma satışları, stad gelirleri ve sponsorluk anlaşmalarıyla beraber toplam 537 milyon TL'ye ulaşarak kulüp tarihinnde bir ilke imza atmış oldu.

Süper Lig'de ard arda 2.kez şampiyonluğa ulaşan Beşiktaş, lige katılma payından en çok hasılat kazananan takım oldu. Fikret Orman ve yönetimi 2016-2017 sezonunda kasasına tam 93 milyon TL koymuş oldu.

Beşiktaş taraftarı Vodafone Arena'yı neredeyse her maçta doldurarak takımlarına maddi anlamda da büyük destek sağladı. Siyah beyazlı ekibin stad gelirleri 140 milyon TL'yi aşmış oldu.

Goalbien.com

Renkli medyaya Şampiyon Beşiktaş yazdırdık





Beşiktaş'ın şehidi TUNÇ UNCU'ya şampiyonluk mektubu

TUNÇ’um hayallerini ekmeğini siyah beyazdan kazanan adamım, bir kere bile görmedim güzel yüzünü hayattayken. Aklıma ilk sen geldin güzel kardeşim benim şampiyon olduk be adamım. Maaşını siyahtan beyazdan alanım, iki yıl üst üste şampiyon olduk.

Bir kere bile yüzünü görmedim, belki kartalların yuvasında karşılaştık ama farkında olmadık, dün bir kez daha şampiyon olduk kardeşim benim rahat uyu. Seni bizden koparanlar kaybetti, bizi kana vahşete bulayanlar kaybetti, onlar kaybetti. Belki bizde seninle Annen ile ailen ile binlerce defa öldük ama şampiyon olduk güzel kardeşim benim ekmeğini siyahtan kazananım. Maaşını beklerken bembeyaz kefene bulananım, haydi kalk bir yerinden doğrul. Bak, Beşiktaş’ın şampiyon oldu Tunç…

Biliyorsun kardeş, duygusalız biz hani…Siyah görünce beyaz, beyaz görünce de siyah arayanlarız hani. Sana semti anlatayım kardeşim, hani her sabah koşa koşa gittiğin kartal yuvasını. Tıklım tıklımdı kardeşim, biraz zor oldu bu şampiyonluk, bilmem kaç metreden gol yedik, vallahi inanmayacaksın ama Kasımpaşa maçında hakem sırtıyla asist yaptı rakip futbolcuya. Hakemden gol yemiştik, şimdi de asist eklendi. Yılmadık, kievden altı yedik, belediyeden 18 dakika da 3 yedik, Caner’i kaybettik daha ilk haftalarda. Gomez kankan bırakıp gitti şimdi alt lige oynuyor kendisi, ne diyelim vizyonsuz Eyşan. Sosa desen hanım köylü, İsmail zam isteyince YaAllah kaybedenler kulübüne.

Ama varya Adriano bir oynuyor görsen Baki Mercimek Hırsı, Deli İbo’nun bindirmeleri, sanki alt ligden gelmişte kendini ispata çalışıyor adam. Gökhan Gönül biraz sallandı ama toparladı. Atiba bildiğin gibi, asgari ücretle ev geçindiren Baba gibi. Her yere yetişti, Oğuzhan’ın açığını kapattı, Taliscanın paslarını hazırladı, Q7dinin şımarıklığını törpüledi. Şampiyon olduk Tunç’um, güzel yüzlü kardeşim benim. Tertemiz aldığın maaş gibi alnımızın akıyla şiir gibi şampiyon olduk kardeşim. Q7 yıllanmış şarap adeta, 13 asisti var çingenemin.

Söylemesi ayıptır, dün yengen ile semte indik, 2 yaşında çocukta ordaydı, 80 yaşında teyze’de. İçende vardı, iftarı bekleyende. Elimde ki biradan ikram ettiğim genç kardeşim Abi ben oruçluyum benim yerime de iç deyince dedim ki biz olmuşuz ne ben ona kızdım ne o bana gönül koydu, tanıştık, 4 golde de sarıldık birbirimize. Abi ben orucumu açıp geliyorum deyip gitti, sarıldık birbirimize, adını bile sormadım Beşiktaşlıydı, senli yaşlardaydı işte, senide tanımıyorum ama kocaman sarılıyorum kardeşim sana.

Fabrinin zamansız çalımları gibi bırakıp gittin bizi, Tosiç’in hırsı gibi öfkeliyiz, Marcelo gibi sağlam durduk ama yıkıldı sanmasıonlar bizi. Babel gibi bindirdik semtte bütün maçlarda stad tıklım tıklım. 100 bine yakın insan vardı dün semtte, eminim hepsi birilerine armağan etti şampiyonluğu. Ben sana adadım, tanışmadığım kardeşim. Abubakar geç açıldı ama Cenk kardeşi kapattı yerini, Necip bildiğin gibi, sonradan yatan prim gibi, sevindirdi hepimizi. Talisca gibi gelseydin be oğlum uzaktan baksaydın kaleye bakar gibi, Kartal gibi süzülseydin be oğlum, gitmeseydin be oğlum, özledik kardeşim, bütün zamansız gidenleri özledik…

Son bir şey Annem oralarda, oda zamansız gidenlerden, bu zamanlarda gitmişti kendisi. Git de ki; Anne ben Nogay’ın arkadaşıyım, şampiyon olmuşlar, semte gitmişler sevgilisiyle hem de. Sarıl öp yanaklarından. Özlemişler de bizi. Sen ona sarıl kardeşim biz hepinizi çok özledik, Şampiyon biziz kardeşim, siyahın beyazın şampiyon.

Güneş bize açtı kardeşim,

Cennet olsun mekânın, cehennem olsun seni bizden alanların mekanları. Ailen emanetindir.

Alnından öpüyrum güzel kardeşim, ışıklar içinde Uyu Göksel Annene sarıl.

Kardeşin Nogay…

Oyun bitti şampiyon Beşiktaş, tinerci, filozof, üçüncü on yılda bir diye oyalanmaya devam edin hepinize koyduk

Ekşi sözlükten alıntı: https://eksisozluk.com/entry/68473948


Oyun bitti !

bu sezonun önemli kırılma noktaları vardı. örneğin adriano’nun uzatmalarda rize’ye attığı gol ile beraber atiba’nın trabzon’da yine uzatmalarda attığı kafa golü belki bizi şampiyon yaptı. kazanma arzusuyla ve savaşarak oynayan bir takım olduğunda hepimiz neler olduğunu görüyoruz 2 sezondur. allah bozmasın.

dün akşam yapılan sevinç kutlamalarında en çok hoşuma giden görüntü, quaresma’nın giymiş olduğu 3 yıldızlı yeni t-shirtü, ay yıldızlı bölümden derince öpmesi oldu. formasına, armasına, taraftarına aşık bir adam hepimize huzur veriyor.

bütün sezon boyunca, her kazanılan başarı ardından tiner, uzay takımı, çakma filozof geyiği yapıp, hakemlerin bizi kolladığına dair bik bik öten yazarların aynı çizgiyi korumalarını bekliyorum. zira sezon sonu hepinize koymuş oluyoruz.

şampiyon beşiktaş!

Beşiktaş şampiyonlukla beraber dudak uçuklatan gelirler


Gaziantepspor'u yenerek 15'inci şampiyonluğuna ulaşan Beşiktaş'ın kasası da doldu.

Hürriyet'te yer alan habere göre, bir yıl boyunca stat hasılatı, lisansı ürün satışı, sponsorluk ve yayın gelirleriyle Beşiktaş müthiş bir kazanca ulaştı. Siyah-beyazlılar tarihinde ilk defa 500 milyon TL barajını da geçerek 573 milyon liralık gelire ulaştı.

Tüm bu gelirlere Beşiktaş'ın önümüzdeki sezon Şampiyonlar Ligi'nden elde edeceği gelirler ve 3 yıldızlı forma satışları da eklenince siyah-beyazlılar önümüzdeki sezondan da umutlu.

Performans pirimi olarak dağıtılan yayın gelirlerinden 18 takım arasında aslan payını Beşiktaş kazandı. Siyah-beyazlılar lige katılım payı, şampiyonluk primi, galibiyet ve beraberlik ödülleri ile eski şampiyonlukları için aldığı rakam 93 milyon lirayı aştı. Bu alanda Beşiktaş'ı Galatasaray takip etti. Galatasaray'ın toplam geliri 80 milyon lirada kaldı.


Beşiktaş bu sezon en fazla geliri stadşum gelirinden elde etti. Geçtiğimiz sezonun son 3 maçına yetişen, bu sezon ise kapalı gişe olan Vodafone Arena, adeta para bastı. Beşiktaş kendi sahasında bu sezon izlenme rekorları kırarak ortalama 32 bin seyirciye oynadı. Bilet fiyatlarının 100 liradan başladığı Vodafone Arena, loca, vip koltuk ve kombine satışlarıyla toplamda 140 milyon liralık gelire ulaştı. Beşiktaş en fazla geliri ise Fenerbahçe ve Lyon maçlarında elde etti. Bu iki maçta da stadyum yüzde 100 doluluk oranına ulaştı.





YUVA DA PARA BASTI


Siyah-beyazlılar isim hakkı, sponsorluk ve lisanslı ürün satışından da bu sezon çok yüksek cirolara ulaşmayı başardı. Siyah-beyazlıların sponsorluk geliri bu yıl 75 milyon lirayı aşarken, isim hakkı ve lisanslı ürün satışından da 65 milyon lira kazandığı tahmin ediliyor.






Geçtiğimiz sezon en fazla geliri oyuncu satışından elde eden siyah-beyazlılar, 2016-2017 sezonunda da bu alanda ciddi rakamlara ulaşmayı başardı. Beşiktaş bu sezon oyuncu satışından toplamda 56 milyon lira gelir elde etti. Siyah-beyazlılar oyuncu satışı ve transfer giderinde ise 8 milyon lira k,ra geçti. Beşiktaş bir önceki sezon ise bu alanda 90 milyon liraya yakın gelir sağlamayı başarmıştı.





Geçtiğimiz sezon en fazla geliri oyuncu satışından elde eden siyah-beyazlılar, 2016-2017 sezonunda da bu alanda ciddi rakamlara ulaşmayı başardı. Beşiktaş bu sezon oyuncu satışından toplamda 56 milyon lira gelir elde etti. Siyah-beyazlılar oyuncu satışı ve transfer giderinde ise 8 milyon lira k,ra geçti. Beşiktaş bir önceki sezon ise bu alanda 90 milyon liraya yakın gelir sağlamayı başarmıştı.





Gelecek sezon Süper Lig daha değerli olacak. Yayın gelirlerinin yeni sistem ve yeni ihaleye göre dağıtılacağı Süper Lig'de sonuncu olan takım bile 60 milyon liraya yakın para kazanacak. Bu rakam şampiyon olan takım için ise 170 milyon lirayı bulacak. Ligde orta sıralarda yer alan bir takımın 80 milyon liraya yakın gelir sağlayacağı Süper Lig, gelecek sezon adeta 18 kulübü zengin edecek.


Futbolcu satışı 56
Yayın geliri 93
Stadyum geliri 140
Sponsorluk 75
Kartal Yuvası 65
Şampiyonlar Ligi-UEFA 144

* Rakamlar milyon TL şeklindedir.

Ekşisözlükten: Metin ve Ali sezonu bitti sırada Feyyaz sezonu var Beşiktaşı iyi izleyin


halihazırda; 1957, 1958, 1960, 1966, 1967, 1982, 1986, 1990, 1991, 1992, 1995, 2003, 2009, 2016 ve 2017 senelerinin ulusal lig şampiyonudur. resmi olarak, 15 şampiyonluğu, üç yıldızı bulunmaktadır.

34 haftalık bir istatistik çıkarmak için, kazanma ihtimalimizin yüksek olduğu osmanlıspor maçını, ortalamamız olan "2-0" skordan hesap ettim. maç sonunda farklı olursa editleyeceğim.

beşiktaş, 2016-2017 sezonunda; ligin en çok puan toplayan (77), en çok gol atan (71), en iyi averaja sahip olan (41), en çok galip gelen (23), en az mağlubiyet alan (3), iç sahada namağlup şekilde en çok puanı toplayan (43), dış sahada en çok puanı toplayan (34), maç başına şut ortalaması en yüksek olan (13,0), maç başına kaleyi bulan şut sayısı en yüksek olan (6,1), topa sahip olma oranı en yüksek olan (61,2), maç başına hava topu kazanma oranı en yüksek olan (55,1) ve en çok korner kullanan (6,6) takımı oldu. bu şekilde bu şampiyonluğun ezici bir dominasyon olduğunu söylememiz gerekiyor.

bu şampiyonluğun beşiktaş şampiyonlukları arasındaki yerine bakalım şimdi de. lig her zaman 34 hafta şeklinde oynanmadığı için puan ortalamalarıyla sıralama yapacağım. 2 puanlık sistemdeki galibiyetleri de 3 puana çevireceğim bunu hesaplarken. ayrıca bir turnuva şeklinde düzenlenen 1957 ve 1958 şampiyonluklarımız bu listede yer alamayacak.

1960 ---> 2,74
1992 ---> 2,54
2003 ---> 2,50
1991 ---> 2,34
2016 ---> 2,32
1995 ---> 2,32
2017 ---> 2,26
1966 ---> 2,23
1990 ---> 2,20
1986 ---> 2,13
2009 ---> 2,00
1967 ---> 1,92
1982 ---> 1,80

yakın geçmişte karşılaştırabileceğimiz en iyi takım örneği yine 2016 yılında şampiyon olan beşiktaş takımı olarak görünüyor. bu konuda bir karşılaştırma yapmamız gerekiyor çünkü geçen seneden düşük bir grafik çizdiğimiz aşikar.

ilk olarak beşiktaş'ın kadro seviyesinin bu sene için avrupa ve ligi birlikte yürütecek kadar iyi olmadığını söylememiz gerekiyor. mario gomezöven entry'ler girmeyin hemen çünkü geçen yılki kadro da yeterli değildi ki, avrupa ligi grubumuzu üçüncü sırada bitirip erkenden lige döndük. bu sene avrupa'da 12 maç ve çeyrek final yapmış bir beşiktaş'tan bahsediyoruz. olmaması gereken evdeki kayserispor beraberliği, deplasmandaki antalyaspor beraberliği gibi maçlar tam da bu maçların zamanına denk geldi. beşiktaş'ın şuanki puanına 4 puan eklediğiniz zaman kazanılmış en iyi şampiyonluklardan biri çıkıyor karşımıza.

beşiktaş geçen sene gol kralı çıkardı (26). bu sene son maçlarda hat-trickler gelmezse çıkaramayacak (18). bu aynı zamanda şenol güneş'in gol kralı çıkaramadığı ilk lig sezonu olacak. bunun nedenivincent aboubakar'ın geç form tutması olarak görülebilir. ancak gol sayısında da geri olduğumuzu söylemeliyiz.

beşiktaş geçen sene asist kralı çıkardı (12), bu sene asist krallığında gün itibariyle ikinci sırada (13). beşiktaş'ın geçen sene ortadan oyundan kaynaklı oyunu ofansif orta sahadan asist kralı çıkarırken, bu sene en çok asist yapan oyuncumuz bir kanat oyuncusu oldu.

beşiktaş geçen yıldan 2 maç az galibiyet aldı (25-23), geçen yıldan 4 maç fazla beraberlik aldı (4-8) ancak aynı zamanda geçen yıldan az mağlubiyet aldı (5-3). mağlubiyet sayısının azalmasındaki başlıca etken vodafone arena oldu (0 mağlubiyet).

beşiktaş geçen yıldan az gol attı (75-71), az gol yedi (35-30). beşiktaş'ın maç başına gol, isabetli şut, ikili mücadele kazanma yüzdesi, maç başına korner yüzdesi düşerken; maç başına şut, maç başına topla oynama, maç başına başarılı pas, maç başına toplam korner yüzdeleri arttı. özetle beşiktaş; daha çok gol arayıp daha çok pozisyona girmesine rağmen geçen seneden daha azını skora çevirebildi. bu da beşiktaş'ın sene boyu golcü sorunu çektiği gösterir.

beşiktaş geçen yıl gollerin çoğunu bitime yakın (60-90) dakikalarda atarken, bu sezon ikinci yarının hemen başında (46-60) attı. bu da bu sezonun büyük bir şenol güneş becerisi olduğunu kanıtlıyor. oyunu okuyup etki ettikçe galibiyetler gelmiş.

beşiktaş, geçen yıl şampiyon takımlara karşı oynadığı 8 maçın, 6'sını kazanırken; bu sezon 5'ini kazandı. ancak özellikle ezeli rakiplerine karşı geçen yıl aldığı 3 galibiyetin yerine bu sezon sadece 1 galibiyetin gelmesi beşiktaş'ın en domine şampiyonluğuna mani olan şeyler oldu.

ligin ilk 4 sırasının kendi arasındaki maçlara bakarsak;

başakşehir 12 puan
fenerbahçe 11 puan
beşiktaş 6 puan
galatasaray 1 puan

şeklinde bir puan tablosuyla karşılaşıyoruz ki bu da beşiktaş'ın geçen yıldan düşüşünü açıklıyor. özellikle de diğer takımlara karşı mükemmele yakın futbol oynayan beşiktaş için bu kabul edilebilir bir durum değildi. beşiktaş, bu 3 takıma karşı sadece evinde oynadığı maçları kazanabilseydi, puan ortalaması 2003 senesine neredeyse eşit oluyor. kısacası şampiyonluğun kolayca gelmesi için birsergen aradı beşiktaş.

bir özet geçecek olursak; beşiktaş, defansif yönden geçen seneden iyi bir görüntü çizerken, ofansif yönden geçen yılın gerisinde kaldı. bir sol stoper, bir etkili kanat ve bir formda aboubakar (veya gol atma geçmişi olan iyi bir pivot santrafor) yeni sezonda bizi 2016'nın da üstüne çıkaracaktır diye düşünüyorum.

biz stadın açılış gününde sene sanki metin ali feyyaz pankartını açarken bunun bir seri olacağını da ima etmiştik. metin ve ali'nin sezonları bitti. şimdi sıra en golcü olan feyyaz'da. herkes üzerine düşeni yaparsa bunu başarabilir, tarihimizde olmayan uzunlukta serilere doğru yelken açabiliriz.

bu takımı türkiye'nin en büyüğü olma yoluna bizler soktuk, en büyük olduğunu görmeden de ölmek yasak. zafer bizim oldu, oluyor, olacak. kutlu olsun.

27 Mayıs 2017 Cumartesi

3 yıldızlı yeni tasarımlar sosyal medyaya düşmeye devam ediyor




Dört büyükler ekonomik anlamda uçuruma yuvarlanmak üzereler Borçlar Dağ olmuş durumda



Kaynak skorer.com ve AA




Türk futbolunun lokomotifi olarak anılan Beşiktaş, Fenerbahçe, Galatasaray ve Trabzonspor'un borçları, onca önlemlere ve sportif cezalara rağmen azalmak bilmiyor. Kulüplerin divan kurullarında açıklanan veriler ve Kamuoyu Aydınlatma Platformuna (KAP) yapılan bildirimlere göre söz konusu ekiplerin toplam borcu, 6,5 milyar liraya yaklaştı.

UEFA’nın uyguladığı Finansal Fair Play kuralları, vergi borçlarında yapılan indirimler ve çeşitli sponsorluklara karşın, geçen yıl 5 milyar lira sınırına yaklaşan 4 kulübün borcu bu sene yüzde 31,5 oranında arttı.

En fazla borç artışı

Galatasaray’da Finansal Fair Play gerekçesiyle 1 yıl Avrupa kupalarından men cezası alan Galatasaray’da geçen yıl açıklanan borca göre bu sene duyurulan borç miktarında yüzde 60’lık artış dikkati çekiyor.

Sarı-kırmızılı ekipte 31 Mart 2016’da 1 milyar 494 milyon lira olan borç, 31 Mart 2017’de 2 milyar 391 milyon liraya yükseldi.

Kulübün borç-alacak farkı ise geçen yıl 963 milyon lirayken, bu sene 792 milyon liraya düştü. Borçtaki yüzde 60’lık artışa rağmen, borç-alacak farkının düşmesinin en önemli sebebi, sarı-kırmızılı kulübün Riva ve Florya’daki arazilerini değerlendirmesi oldu.

Borç-alacak farkı en yüksek kulüp

Beşiktaş Futbolda üst üste ikinci şampiyonluğuna koşan Beşiktaş’ın borçlarında geçen yıla göre yüzde 19’luk artış var.

Siyah-beyazlı ekipte, 30 Haziran 2016 itibarıyla 1 milyar 479 milyon 635 bin 182 lira olarak açıklanan borç miktarı, 31 Mart 2017’de 1 milyar 760 milyon 455 bin 388 liraya yükseldi.

Kulübün toplam alacağı ise 211 milyon 924 bin 177 lira. Geçen yıl 1 milyar 262 milyon 592 bin 503 lira olarak açıklanan borç-alacak farkı, bu sene yüzde 22,6’lık artışla 1 milyar 548 milyon 531 bin 211 liraya çıktı. Beşiktaş, bu anlamda (borç-alacak farkı) 4 kulüp içinde en borçlu kulüp konumunda bulunuyor.

Trabzonspor’un borcu yüzde 34 arttı

Son yıllarda yaptığı transferlerin fazlalığıyla dikkati çeken Trabzonspor’un borcu, geçen yıla göre yüzde 34 artış gösterdi.

Bordo-mavili kulübün 30 Nisan 2016 itibarıyla 568 milyon 831 bin lira olan borcu, 31 Mart 2017’de 762 milyon 61 bin 406 liraya çıktı.

Karadeniz ekibinde geçen yıl 499 milyon 259 bin liralık borç-alacak farkı ise bu sene yüzde 35’lik artışla 674 milyon 622 bin 977 lira olarak duyuruldu.

Fenerbahçe’nin borç-alacak farkı yüzde 38,5 yükseldi

Beşiktaş, Galatasaray ve Trabzonspor’da şirket ve dernek borçları divan kurullarında açıklanırken, Fenerbahçe’deki divan kurullarında sadece dernek borçları duyuruluyor.

Sarı-lacivertli kulübün şirket borcunun bildirimi ise KAP’a yapılıyor. Fenerbahçe geçen yıl KAP’a yaptığı bildirimde, 29 Şubat 2016 itibarıyla şirket borcunu 1 milyar 109 milyon 952 bin 702 lira olarak gösterdi. Bu yıl aynı dönemde yapılan bildirimde ise borç miktarı 1 milyar 124 milyon 351 bin 51 lira olarak ilan edildi.

Kulübün dernek borcu 31 Mart 2016 itibarıyla 255 milyon 547 bin 227 lira iken 29 Nisan 2017 itibarıyla bu meblağ, 418 milyon 878 bin 868 liraya çıktı.

Bu çerçevede Fenerbahçe’nin toplam borcu yüzde 13 artarak, 1 milyar 365 milyon 499 bin 929 liradan, 1 milyar 543 milyon 229 bin 919 liraya ulaştı.

Sarı-lacivertli kulüpte geçen yılki borç-alacak farkı ise 664 milyon 267 bin lira iken, bu seneki fark, yüzde 38,5 artarak 920 milyon 348 bin 918 lira oldu.

Uefa kulüplerin bu yılki puanlarını açıkladı Beşiktaş patlaması


Beşiktaş Şampiyonluk tişörtü çıkartacak

Yarın deplasmanda oynayacağı Gaziantepspor karşılaşmasından şampiyonlukla ayrılması sonrasında formasına 3. yıldızı takmaya hak kazanacak olan Siyah-Beyazlılar’ın, yeni ekipmanlarının satış tarihi ortaya çıktı.

Kartal Yuvaları’ndan sorumlu yönetici Hüseyin Mican, FANATİK’e yaptığı açıklamada, “Şampiyon olalım ya da olmayalım kararımız belli. Yeni sezon formalarımız 12 Temmuz’da çıkacak. Ancak taraftarımız merak etmesin. Onlara güzel bir sürprizimiz var. Şampiyonluğu garantilememiz halinde 3. yıldız için özel tişört çıkartacağız” ifadelerini kullandı.

26 Mayıs 2017 Cuma

Beşiktaşın 1959 öncesi iki şampiyonluğu ile ilgili TBMM Gensoru cevabı




BEŞİKTAŞ’ LI OLMAK MI? BİR KUYRUKLU YILDIZA ÂŞIK OLMAKTIR.


23 Kasım … İnönü Stadının açılış maçı. Beşiktaş-AIK Stockholm.
Süleyman Seba'nın 40. dakikada attığı ilk gol. 23 Kasım benim doğum günüm. Babamın, siyah beyaz atkıyı boynuma ilk sardığı gün. Benim için Beşiktaş budur soran olursa. ……. Daha çocukken mi? - Taş mı? Bahçe mi? Saray mı? diye soran arkadaşlarımıza - Taş ulan! Diyebilmekti mesela. İşte o cesur, yalnız çocuklar bizler değil miydik? ……..

Yıllar ilerledikçe; Babamla Fulya’dan Beşiktaş a inerken, yolda marşları onunla tekrar etmekti. Beni omuzuna alıp taşımasın o yorulmasın diye, hiç yorulmadığımı söylemek sonra. Maç çıkışı ‘Ne kadar bağırdın bakalım, sesin çıkıyor mu hala senin?’ diye sorardı. Kısık sesle konuşurdum, anlardı öyle olmadığını da işte yine de söylemezdi. ‘Aferin kızıma’…İşte bu aferin yeryüzündeki bütün takdirlerin üstündeydi. Dünyanın en mutlu çocuğu bendim. Buydu içimde dalgalar halinde büyüyen Beşiktaş o zaman. Maçı kazanınca babam çok güzel gülerdi. Sanki hep gülerdi ve tüm zamanlara yayılırdı kahkahası. Babamın güven veren ve bir kahramanı andıran sesiydi Beşiktaş. Gittiğimiz maçlar, davullar bayraklar, marşlar, kornalar…Bunları anlatacak gücüm yok şu an… Ama şunu söyleyebilirim. Ben Beşiktaş’ı Baba’mdan… Baba’mı Beşiktaş tan öğrendim. …. 

Kendimi bildim bileli Beşiktaş’ı sevdim. Sahi nereden başlıyordu tam olarak bu aidiyet? Tribünde, televizyon başında, sokakta, bütün o insanların hissettiği ortak şey nedir? Hepsini aynı anda sevindiren, bağırtan, çıldırtan, ağlatan duygu; kaçan bir penaltı, kaybedilen bir maç, bir tur mu, galibiyet mi sadece? İnsanları sokağa döken, otobüslerden, arabalardan sarkarak bayrak sallatan, tanımadığın milyonlarca insanla beraber icat edilmiş bu ortak dil ve konuşmadan paylaşılabilen tüm bu duyguların sebebi ne olabilir? Hangi psikolojik deha açıklayabilir bunu? ……… Siz de Beşiktaş kelimesini gördüğünüz, duyduğunuz her yerde sanki kendi isminizi duymuş gibi dikkat kesiliyor musunuz?
Aynen. ……. 

Beşiktaş’ lı olmak; bir takımın taraftarı olmaktan çok daha fazla şeyi kapsamaktadır. Beşiktaş’ lı olmak bir tavırdır. Evveli vardır. Sebebi vardır. Karşılıksız sevmek ve sevdiğine koşulsuz bağlanmaktır. Bazen ‘Olsun ya boş ver’ derken bile gözlerinin dolmasıdır. 200 metre ötedeki markete bile arabayla gidip, Beşiktaş tan İnönü ye coşkuyla yürümektir. Beşiktaşlı olmak adil olmaktır, hakkını teslim etmektir. Tekerlekli sandalye basketbol ligi tarihinin ilk derbisine yönetim kuruluyla, taraftarıyla gidip takımını yalnız bırakmamak. Ve maçı kaybettikten sonra, tribünde yönetimi dâhil tek destekçisi olmayan rakip takım oyuncularını kendi takımlarıyla birlikte tribüne çağırıp alkışlamak, rakibin zaferini kutlamak en önemlisi de bunu yaparken samimi olmaktır. Bir kuyruklu yıldıza âşık olmaktır Beşiktaş’ lı olmak. Belki senin için 100. yılda kazandığımız Şampiyonluk kupasıdır. Senin içinde 2003 yılında Gençlerbirliği maçından sonra İlhan'ın gözlerindeki yaştır. Bir diğeri için kalede bir Pancu iken, kimisi için baba hakkının Süleyman Seba’nın alnına koyduğu öpücüktür. Feda zamanı “İşte bu veda değil, feda zamanı. Sen Hakkı'msın, Şeref'imsin, Seba'tımsın ,ömürler feda sana Beşiktaş.” dinleyerek seneleri geçirmektir, tek yürekte. Soğuk bir 2016 Aralık akşamı Kiev de skoru değil de dakikaları saymıştık. O gece sabaha kadar bekleyenlerin arasında bir abi dedi ya hani ‘Dimdik durun, kaldırın başınızı’; kalbimizi de aynı anda ayağa kaldırmıştı. Kırgındık ama dimdik durduk. Budur belki. Belki de, Benfica maçında 3-0 gerideyken tribünden sahaya akıp maçı lehimize çevirdiğimiz andır ya da 10 kişi kaldığımız Olympiakos maçını 4-1 almış olmaktır. Olamaz mı? ………….. 

Hemde açık denizde tek başına seyreden yelkenli olmaktır. Dev dalgalar teknenin gövdesini döverken, kendine yol açmaktır. Biz biliriz neresi kayalıktır, neresi sığ… Üstümüze gelen acımasız dalgaları geminin bordosundan almayız. Karda, yağmurda, çamurda, fırtınada gemiye sahip çıkarız. O stadı tıka basa doldururuz biz. Tuzlu su yüzümüzü yakar da biz yine güler geçeriz ama hayallerimizden geçmeyiz. 90 dakika bitmeden sevinmemektir ve 90 dakika susmamak demektir. Beşiktaşlı olmak yanlış anonslara itibar etmemektir  

Evet ……..en çok Süleyman Seba'yı özlemektir. ….. Eğer sizin de anılarınıza biraz uzanabildiysem, Beşiktaş’ı neden sevdiğimizi bir daha hatırlatabildiysem, amacına ulaşmış demektir okuduklarınız, naçizane. Bu sezon için son virajdayız artık …hatırlamalıyız, her birini. Yıldızların, skorların, hiç kimsenin ve hiçbir şeyin Beşiktaş’ın üzerinde olmadığını, bizim bizden başka dostumuz olmadığını, Beşiktaş için emek veren herkesin çok kıymetli olduğunu…sevinmek için sevmediğimizi unutmamalıyız. Bilinsin..Beşiktaş’ın sahibi taraftardır. Ve taraftar bir teknik direktörden daha etkili ve yetkili bir güçtür. O güç kendi takımına asla zarar vermez. Bilinsin… Efendi olmak haksızlığa karşı susmak demek değildir. Bilinsin…Sizin beğenmediğiniz taraftarlar; Yurtiçi/yurtdışı gidilen tüm deplasmanlarda ve Arena da, her şartta her daim tribünün hakkını vermiştir.! Ayrıca; Toplumun tüm düzensizliğine, milli felaketlere, engelli çocuklara, köy okullarına, , Kızılaya kampanyalar düzenleyen; Futbolcusuna, semtine sahip çıkan tek ve en güzel taraftar Beşiktaş Tribünüdür.! 

Bilinsin…Biz bir olunca kaybettiğimiz maçları da kazanıyoruz! Büyük bir takım yenildiği zaman da bir şeyler kazanmasının bilir. Çünkü Beşiktaş şampiyon olamadığı zaman bile şampiyondur! Bilinsin… herkesin takımını değiştirme şansın var ama bizim yok. Biz Beşiktaş’a ve birbirimize sahip çıkarız. BİLİNSİN…..Beşiktaş lı olmak, Beşiktaş lı ölmektir.

Caner Erkin 3 yıllık sözleşme ile Beşiktaşta transfer bitti


Beşiktaş, milli futbolcu Caner Erkin'İn transferi için İnter ile anlaşmaya vardı.

Beşiktaş, milli futbolcu Caner Erkin'İn transferi için İnter ile 750 bin Euro'ya anlaşmaya vardı.







Beşiktaş’ta sezon başından Inter’den 1 milyon euro’ya satın alma opsiyonlu 1 yıllığına kiralanan Caner Erkin konusunda flaş gelişmeler yaşandı. Siyah-beyazlı takımla sakatlanmadan önce başarılı performans sergileyen tecrübeli oyuncu, Beşiktaş’ta kaldı. Daha önce oyuncuyla her konuda anlaşan Beşiktaş, Caner’in bonservisi için Inter ile görüşmelere başlamıştı.

Taraftarın da takımda kalmasını istediği Caner Erkin için İtalya ekibine 750 bin Euro bonservis ücreti ödenecek. Caner de Beşiktaş’tan yıllık 1 milyon 750 bin Euro alacak.

Sosyal medyada taraftarın en çok olumlu tepki verip 🌟🌟🌟 lısını istediği forma


Beşiktaş kimleri transfer edecek medya işe koyuldu

Rooney?

Lens?

Mangala?

Falcao?

Mesut Özil?

Balotelli?

Taison?

Vida?

.
.
.

Gün itibarı ile Beşiktaş ve transfer kelimeleri bu isimlerle bir arada dönüyor

Lisanslı Beşiktaş bayrakları ebatları neler kaç tl





Beşiktaş tribünlere çok daha fazla çekerken ezeli rakipler boş statlara oynuyor


Porto'nun FFP anlaşması Aboubakar konusunda Beşiktaş'a yarayabilir


Beşiktaş' ta Aboubakar konusunda her gün yeni gelişmeler yaşanıyor. Porto'nun Finansal Fair-Play gereği 115 milyon Euro gelir elde etmesi zorunluluğunun olması Kartal'ın işine yaradı. Portekiz ekibi bu gelişme üzerine takımda bulunan bazı oyuncuları satma kararı aldı. Ayrıca kiralık gönderilen oyuncuları bir an önce satarak taze para almayı hedefliyor. Bu gelişme üzerine Beşiktaş Yönetimi Aboubakar'ın 10 milyon euro olan bonservis bedelini 5 milyon Euro'ya çekmek için Porto'yla masaya oturma kararı aldı. Porto'nun mali açıdan sıkışmasını avantaja çevirmek isteyen Beşiktaş Yönetimi Porto'ya 5 milyon Euro ile birlikte hasılatı Porto'ya bırakılmak üzere bir maç teklifinde bulunacağı gelen bilgiler arasında
SON NOKTAYI FİKRET ORMAN KOYACAK
BEŞİKTAŞ Başkanı Fikret Orman'ın bu transfer için bizzat Portekiz'e giderek görüşmelerde bulunacağı öğrenildi. Teknik Direktör Şenol Güneş'in Başkan Orman'la yaptığı görüşmede, "Onun takımda kalmasını istiyorum. Böyle bir oyuncuyu takımda tutmamız gerekir. Aboubakar kendisini sürekli geliştiren bir oyuncu" dediği ortaya çıktı. Orman'ın bu transfere son noktayı koyması bekleniyor.

YÖNETİM KOLLARI SIVADI
Beşiktaş' a bu sezon ligde 11 gol kazandıran Aboubakar için yönetim kolları sıvadı. Kamerunlu futbolcunun bonservisini almak isteyen yönetim Porto ile bir kez daha masaya oturacak..

25 Mayıs 2017 Perşembe

About